Aksaray ÇATI Aktarma Çatı Yapım USTASI Fiyatları
Aksaray ÇATI, Aksaray ÇATI YAPIMI, Aksaray çatı tamiri, Aksaray çatı aktarma, Aksaray çatı fiyatları, Aksaray çatı firmaları,
Aksaray çatı firması, Aksaray çatı ustası, Aksaray çatı ustaları, Aksaray çatı yapımı ustası, Aksaray çatı tamir ustası, Aksaray çatı montaj,
Aksaray membran çatı, Aksaray şıngıl çatı, Aksaray kiremit çatı, Aksaray pergole çatı, Aksaray sundurma çatı, Aksaray teras çatı,
Aksaray ahşap çatı, Aksaray demir çatı, Aksaray profil çatı, Aksaray çatı izolasyon, Aksaray çatı firması,
UYGUN Çatı Kiremit aktarma Ustası
Aksaray ÇATI Aktarma Çatı Yapım USTASI Fiyatları Önce Bölgeye uygulanacak çalışma için Aksaray ÇAtı Aktarma Çatı Yapımı USTASI Alanında uzman ustalarımız keşif yaparak proje hazırlarlar.Aksaray ÇAtı Aktarma Çatı Yapımı USTASI ustalarımız Analiz yapılan bölgeye gerekli duyulan malzemeyi saptarlar.
Aksaray ÇAtı Aktarma Çatı Yapımı USTASI çalışma yapılacak alanlarda nelere ve İhtiyaç duyulduğu müşteriye paylaşılır,Aksaray Kiremit çattı ustalarımız Tarafından Uygulamaya konulur.
Öncelik olarak Aksaray geneline tüm bölgelerine Türkiye Geneline Aksaray ilinde ÇAtı Aktarma Çatı Yapımı USTASI uygulamaları Aksaray ÇAtı Aktarma Çatı Yapımı USTASI sistemleri profesyonel Aksaray çatı ustalarımız tarafında güven ve kalite ilkelerini siz değerli müşterilerinine en ekonomik fiyatlar ile sunmaktadır.Aksaray Kiremit Çatı Ustalarımız Türkiye genelinede hizmet vermektedirler.BİZE ULAŞIN
Talep oluşturmak için bize ulaşın. 0530 153 78 60
Aksaray (il)
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Bu madde Vikipedi standartlarına uygun değildir. Sayfayı Vikipedi standartlarına uygun biçimde düzenleyerek Vikipedi’ye katkıda bulunabilirsiniz. Gerekli düzenleme yapılmadan bu şablon kaldırılmamalıdır. (Ekim 2011)
Koordinatlar: 38°25′51″K 33°51′44″D (Harita)
Bu madde Aksaray il sınırları içindeki tüm bölgeyi kapsamaktadır. Başlığın diğer anlamları için Aksaray (anlam ayrımı) sayfasına gidiniz.
Aksaray
— İl —
Ülke Türkiye
Coğrafi bölge İç Anadolu
Yönetim
– Vali Aykut Pekmez[1]
Yüzölçümü
– Toplam 7,626 km2 (2,9 mi2)
Nüfus (2015)[2]
– Toplam 384.252
– Kır 139.130
– Şehir 245.122
Zaman dilimi UDAZD (+3)
İl alan kodu 382
İl plaka kodu 68
İnternet sitesi: aksaray.gov.tr
Aksaray, 15.06.1989 gün ve 3578 sayılı kanun ile Niğde’den ayrılarak il statüsü kazanmıştır. İç Anadolu Bölgesi’nde Niğde’nin kuzeybatısında, Konya’nın doğusunda, Ankara’nın güneydoğusunda yer almaktadır. 377.505 nüfusa ve 7.626 km² yüz ölçümüne sahiptir.
2010 yılında TÜİK verilerine göre merkez ilçeyle beraber 7 İlçe, 39 belediye ve 151 köyü vardır.
İçindekiler [gizle]
1 İsmin kökeni
2 Tarih
2.1 İbn-i Battuta’nın Büyük Dünya Seyahatnâmesi’nde Aksaray
3 Evliya Çelebi’nin Seyahatnâme’sinde Aksaray
3.1 Bor kalesinden Aksaray’a gitmemiz
3.2 Beyaz Saray
3.3 Aksaray denmesinin sebebi
3.4 Aksaray Kalesi
3.5 Camileri
3.6 Medreseleri
3.7 Ziyaret yerleri
4 Aksaray ve Vilayetlik
5 Aksaray nüfusu
6 Arkeoloji ve mimarlık
7 Tarihi ve turistik zenginlikler
7.1 Müzeler ve ören yerleri
7.2 Camiler, türbeler, kiliseler
7.3 Hanlar
7.4 Kuş gözlem alanları
7.5 Yerel Etkinlikler[13]
8 Kaynak
9 Notlar
10 Dış bağlantılar
İsmin kökeni[değiştir | kaynağı değiştir]
Hitit tabletlerinde Kurşura, İlk Çağ’da Garsaura olarak anılan şehir, Kapadokya Kralı Archeleos zamanında yeniden inşa edilerek Archeleos’un şehri anlamında Archelais adı verilmiştir(Caesar- Kayseri, Heraklius-Ereğli gibi). Türkler Anadolu’ya geldikten sonra ismi Türk diline çekimleyerek Aksaray olarak anmaya başlamış, bazı Osmanlı arşivlerinde Aksara olarak da geçtiği olmuştur. Yaklaşık bin yıldır tarihi adını muhafaza edegelmiştir. Halk arasında ve Evliya Çelebi Seyahatnamesi’nde II. Kılıçarslan’ın yaptırdığı beyaz saraydan ismini aldığı gibi bir yakıştırma da dolaşmaktadır, resmi ve tarihi dayanağı yoktur.
Tarih[değiştir | kaynağı değiştir] İlkçağ’da Arkhelais adını taşıyan kenti, son Kapadokya kralı Arkhelaos’un Garsuara adlı yerleşmeyi geliştirerek kurduğu sanılmaktadır. Roma İmparatoru Cladius I kente koloni ayrıcalığı tanıdı. Ayrıcalık, Anadolu’daki birçok önemli yolun kavşak noktasında bulunan kentin daha da gelişmesine yol açtı. Bizans ile Müslüman Araplar arasında birçok kez el değiştiren şehir Malazgirt Meydan Muharebesi’nin (1071) ardından Türkler’in egemenliğine girdi. Şehirde günümüze kadar gelemeyen Danişmendliler eserleri vardı. Şehirde Danişmend parası basılmıştır. Günümüze ulaşan Danişmendli eseri, kümbet şeklindeki, Hıcıp yakınındaki Bekar Sultan Türbesi’dir. Şehir Arap akınlarıyla virane hale gelmişti. Kılıç Arslan II (1155-1192), yıkık durumdaki Aksaray’ı bir İslam kenti olarak yeniden kurdu, kentin çevresini surla çevirdi, camii, medrese, çarşı, hamam vb. yaptırdı. Azerbaycan’dan getirdiği din bilgini, zanaatkar ve tüccarları kente yerleştirdi. Ticaret yolları üzerinde bulunan Aksaray, Anadolu Selçuklu Devleti’nin önemli merkezlerinden biri olarak gelişti. Selçuklu’lardan sonra Karamanoğulları’nın eline geçti. Bir süre Eretna Beyliği’nin egemenliğinde kalan (1341-1365) ve 1 yıllığına Kadı Burhanettin Devletinin eline geçen kent, Karamanoğulları yeniden egemen oldu. 1396’da Yıldırım Bayezid tarafından ele geçirildiyse de Timur istilasından sonra yeniden Karamanoğulları’nın eline geçti. 1467’de Fatih Sultan Mehmet döneminde Aksaray kesin olarak Osmanlı topraklarına katıldı. Aksaray, Cumhuriyet dönemi’nde 1920’de il durumuna getirildi. 1933’te çıkartılan hususi kanunla ilçe olarak kendisinden çok daha küçük olan Niğde’ye bağlandı. Aksaray 1989’da yeniden il oldu.
İbn-i Battuta’nın Büyük Dünya Seyahatnâmesi’nde Aksaray[değiştir | kaynağı değiştir] 14. yüzyıl İbn-i Battuta’nın kaleminden kayda geçen bilgiler:
Sultan Bedreddin’in yanında çok kısa süre kalarak Aksaray’a hareket ettik. Burası Bilâd-ı Rûm’un en güzel ve sağlam şehirlerindendir. Her yandan akarsular ve bağlarla çevrilidir. Şehirden üç kanal geçer ve bunlar evlerin içinden akar. Şehrin içinde üzüm bahçeleri, bağlar ve bostanlar vardır. Aksaray’ın koyun yününden üretilen zarif halı ve kilimlerinin dünyada bir benzeri daha yoktur. Bunlar, Şam, Mısır, Irak, Hindistan, Çin ve diğer Türk ülkelerine ihraç edilir.
Aksaray, Irak Sultanı’nın idaresi altındadır. Burada Eretna Beyliğinin naibi Şerif Hüseyin’nin zaviyesine indik. Eretna Beğ, Irak hükümdarının Bilâd-ı Rûm’daki genel valisiydi. Şerif Hüseyin ise Ahiler’den olup, beldede yoldaşları pek çoktur. Bize son derece ikram ve izzette bulunarak aynen diğerleri gibi dostça davrandı.
Evliya Çelebi’nin Seyahatnâme’sinde Aksaray[değiştir | kaynağı değiştir]
Aksaray’ın Esen Tepe’den görünüşü.
17. yüzyıl Evliya Çelebi’nin kaleminden kayda geçen bilgiler:
Bor kalesinden Aksaray’a gitmemiz[değiştir | kaynağı değiştir] İlk durağımız Ortaköy oldu. Aksaray Sancağı’nda yüzelli akçe payesiyle ayrı bir kazadır. Geniş ve ürünü bol bir kaza olup bağ, bahçe, cami ve mescidi olan gelişmiş bir köydür. Bu köye bağlı otuzaltı adet nahiye köyleri vardır. Buradan kuzey tarafa doğru gidip köylerden geçilir. Bir menzilde Harvadalı Köyü’ne inilir. Burası da meyvesi bol, verimli, güzel, hanı, hamamı ve cami olan bir Müslüman köyüdür. Aksaray nahiyeleri köylerindendir. Buradan da kuzeye doğru giderek Aksaray şehri vardır.
Beyaz Saray[değiştir | kaynağı değiştir] Bu şehrin Şem’un Safâ’nın isteği ile yapıldığını söylerler. Hükümdardan hükümdara geçtikten sonra Herakl adlı kralın oğlu Helena’nın elinde iken, adı geçen kral, Arap kavminin üzerine sefer açmıştır. Binlerce pis askeri ile Şam üzerine giderken, Safraz denilen yerde yenilgiye uğramış ve kendisi de ölmüştür. Yerine, oğlu Mikale kıral olmuştur. Sonra bununda elinden Melik Mesud’un oğlu İzzeddin Kılıç Arslan 569 tarihinde burayı almıştır. Fetihten sonra bu şehirde nice büyük evliya oturduklarından, bu şehre birçok tarihçiler “Sâlihler yeri” demişlerdir.
Aksaray denmesinin sebebi[değiştir | kaynağı değiştir] Kılıç Arslan’ın taht merkezi olması dolayısı ile ona büyük bir saray yaparlar. Saray giriş kapısının sağında ve solunda tunçtan iki adet heybetli arslan heykeli varmış. Bu saraya bir kötülük yapılmak istense, yapmak isteyen kişi, bu arslanların ağızlarından saçtığı kıvılcımlardan helâk olurmuş. Bu saray uzaktan bembeyaz göründüğünden, bulunduğu şehire de Aksaray demişler. Rumlar bu şehre halen Pegahelna derler.
Şehir, sonra Karamanoğlu Yakub Bey’in eline geçmiş ve ondan da Yıldırım Beyazıt Hân’ın eline geçmiştir. Hâlen Osmanlı Devleti’nin elinde olup, Gâzi Süleyman Hân kaydı üzere Karaman Eyâleti’nde sancakbeyi merkezidir. Kanun üzere, yılda beyine yirmi kese gelir olur. Beş yüz askere sahip bir tuğlu mirlivadır. Alaybeyisi, çeribaşısı ve yüzbaşısı vardır. Kanun üzere cebeliler ile bin askeri olur. Yüzelli akçelik şerif kazadır. Kadısına senede beş kese gelir olur. Müftüsü, nakîbi, kethüdâ yeri, yeniçeri serdârı, kale dizdârı, muhtesibi, şehir subaşısı, âyân ve eşrâfı, saygın zâtları vardır.
Aksaray Kalesi[değiştir | kaynağı değiştir] Geniş bir alanda, büyük bir ırmak kenarında dört köşeli, taş yapılı, sağlam yapılı bir kaledir. Şehrin ortasında yapılmıştır. Burç ve kuleleri çok yüksek değildir. Bütün burçları, dişleri ve bedenleri ile mazgal delikleri, hesaplı olarak düzenlenmiş kuleleri hep birbirine bakar. Kuşatma sırasında, her kulenin güçlü savaşçıları tüfek ile kuleleri korurlar. Hisarları tarafında beş kapısı vardır. Küçükkapı batıya bakar. Demirkapı kıbleye açılır. Keçikapısı da kıbleye doğru açılır. Ereğlikapısı güneye doğru, Konyakapısı da batı tarafına açılır. Bu kapıların nöbetçileri, vergi alan muhtesib kimselerdir. Kale içinde isyancılar zamanında buğday saklamak için ambar yapılmıştır. Cephaneliği yoktur. Ramazan ayında ve başka şenliklerde atılan büyük topları vardır.
Camileri[değiştir | kaynağı değiştir]
Karamanoğlu İbrahimbey Camii(Ulu Camii)
Eski bir ibâdet yeridir. Dört kemer üzerine kargir kubbeli bir camidir. Cami içinde oniki adet sütun ile iki adet sanat eseri kapı vardır. Minberi, müezzinler yeri sade ve güzeldir. Yuvarlak minaresi camiden uzak olup, cami kubbeleri kireçle örtülüdür.
Şeyh Hamid Veli Camii
Şeyhler Mahallesi’nde, kubbeli, bir minareli camidir.
Debbağlar Camii:
Kireçle yapılmış, cemaati bol bir camidir.
El-Hac Seyyid Hasanefendi Camii
Başköprü yanında güzel bir camidir. bunlardan başka doksansekiz adet mescidi vardır.
Medreseleri[değiştir | kaynağı değiştir]
Yılancık Medresesi
eski bir yapıdır.
Sulu Medrese
çeşitli bilimler yeridir.
Karamanoğlu Camii Medresesi
bu medresenin öğrencilerine ve hocalarına vakıf tarafından aydan aya aylık ve erzakları verilir. Ayrıca parasız görev yapan dersiâmları da vardır. Halkı fıkıhçı olup ferâiz ilmini atalarından beri okuya gelmişlerdir.
Bu şehirde özel Kur’ân okulları yoktur. Fakat Kur’ân hâfızları pek çoktur. Şehir onyedinci örfi iklimdedir. Ortasından akan Uluırmak, imâreleri sulayıp Alâaddin köprüsünden geçer. Bursa gibi her evden su akar.
Ziyaret yerleri[değiştir | kaynağı değiştir] Bu şehirde yedi binden fazla büyük evliyânın yattığı söylenmektedir. “Dâr’ül-ervâh” denilen bu yere nice defalar nur inmiştir. Üzüntülü olan bir kimse burayı ziyaret etse üzüntüsü gider.
Şeyh Hamid Veli; Rum diyarı irfân ehlinin başıdır. Üstü açık bir kubbede medfûndur. Çoğunlukla saralı kimseler ziyaret ederler. Buna yakın
Şeyh Kemal Sultan olgunluk yolunda tamama ermiş büyük bir zattır. Bunun yanında
Şeyh Pertevi Sultan, Yesevî tarihinde yahşi bir erdir.
Kırkkızlar; çoğunlukla kadınlar ziyaret ederler.
Şeyh Necmeddin Kibri,
Bedreddin Sultan Veli,
Hımarlı Dede Sultan şehir içindedir.
Şeyh Gaznevî Sultan ve
Şeyh Hakîkî bin Şeyh Hamid Veli: El-hac Bayram Veli öğrencilerinden olup, Ankara’da ledün ilmini tamamlayıp Aksaray’da Bayramî tarikatinde öncü olmuştur.
Şeyh Butak, Taşpazarı Mahallesi’nde medfûn olup gönül erbâbının ziyaret yeridir. Cennetderesi semtinde Çelebilik ziyareti ve bunun üst yanında Hızırlık ziyareti vardır.
Kılıç Arslan Sultan’ın kabirleri de Hızırlık ziyaretgâhındadır. Bu Hızırlık’a yakın
Şeyh Hamza, Bayrami tarikatinin büyük zâtlarındandır. Bir de
Şeyh Hızır Efendi ziyareti vardır.
Somuncu Baba türbesi
Zinciriye Medresesi
Aksaray’dan bir menzilde Saratlı Köyü’ne, oradan Ürgüp kazası içindeki Dübani’ye geldik. Halkı Müslümandır. Oradan Muşkara’ya ve sonra da Kayseri Kalesi’ne geldik. (Evliya Çelebi-Seyahatname)
Aksaray ve Vilayetlik[değiştir | kaynağı değiştir] Fatih Sultan Mehmet döneminde ele geçirildiğinde defterlere vilayet olarak kaydedilen Aksaray, İstanbul’a yaptırılan zorunlu ev göçleri ve Osmanlı Devlet politikası nedeniyle gerilemiş, ilk olarak liva, daha sonraları ise kaza haline getirilmiştir.
1920 yılında vilayet yapılan Aksaray 13 yıl vilayetlik yapmış, 1933’de çıkarılan hususi kanunla nüfus ve gelişmişlik bakımından kendinden küçük Niğde’ye, kendi ilçesi olan Şereflikoçhisar da Ankara’ya bağlanmıştır.
1989 yılının 15 Haziran gününe kadar 56 yıl ilçe olarak kalmış olan Aksaray, bu tarihte eski hakkı iade edilmek suretiyle tekrar vilayet olmuştur.
Aksaray nüfusu[değiştir | kaynağı değiştir]
Aksaray il nüfus bilgileri
Yıl Toplam Sıra Fark Şehir – Kır
1990 326.399 54
%44 144.217182.182 %56
2000[3] 396.084 48 %21Dark Green Arrow Up.svg
%51 200.216195.868 %49
2007[4] 366.109 49 -%8Red Arrow Down.svg
%56 204.808161.301 %44
2008[5] 370.598 49 %1Dark Green Arrow Up.svg
%58 213.288157.310 %42
2009[6] 376.907 49 %2Dark Green Arrow Up.svg
%59 223.727153.180 %41
2010[7] 377.505 49 %0Dark Green Arrow Up.svg
%60 228.060149.445 %40
2011[8] 378.823 49 %0Dark Green Arrow Up.svg
%62 233.005145.818 %38
2012[9] 379.915 49 %0Dark Green Arrow Up.svg
%62 236.177143.738 %38
2013[10] 382.806 49 %1Dark Green Arrow Up.svg
%63 239.740143.066 %37
2014[11] 384.252 49 %0Dark Green Arrow Up.svg
%64 245.122139.130 %36
2015[12] 386.514 49 %1Dark Green Arrow Up.svg
%65 250.827135.687 %35
Arkeoloji ve mimarlık[değiştir | kaynağı değiştir]
İl sınırları içinde bulunan Aşıklıhöyük yenitaş dönemi kültürüne ışık tutarken, Acemhöyük ilk tunç çağda Asur ticaret kolonileri dönemini aydınlatır. İle 46 km. uzaklıktaki Ihlara Vadisi’nde hıristiyanlık dönemi dinsel mimarlık ve resim sanatını yansıtan önemli örnekler bulunur. Selime Kasabası yakınındaki küçük kilise ve katedral, Helvadere’deki yunan haçı planlı Kemerli kilise de bu dönemdendir. Anadolu Selçukluları zamanında önemli bir üs olan ilde, II. Kılıç Arslan zamanında yaptırılan Aksaray Kalesi’nden (1170) yalnızca sur kalıntıları görülebilir. Eğri (Kızıl) Minare (13. yüzyıl) kırmızı tuğladan, silindir gövdeli bir yapıdır. Gövde ince bir silmeyle iki bölüme ayrılmış, altı zikzak, üstü yeşil mavi çinilerle bezenmiştir. Karamanoğulları döneminden Ulu Camii (1431), dörtgen planlı mihrap duvarına dikey 5 sahınlı bir yapıdır. Mihrap önü kubbe, sahınlar tonoz örtülüdür. Yazılı kaynaklardan bilinen medreselerin bugüne ulaşan tek örneği Zinciriye Medresesi’dir (1336). Karamanoğulları döneminden olan yapı, tek katlı, dört eyvanlı planı, revaklı avlusu, çin mozaik bezemeli ana eyvanıyla, açık avlulu medreselere örnektir. Ana eyvanın yanlarında kubbeli odalar vardır. Kervan yolları üstündeki ilde, sultan hanlarının önemli örnekleri bulunur. Aksaray-Kayseri yolundaki Alayhan, Selçuklu sultan hanlarının ilk örneklerindendir (1192). Konya-Aksaray yolundaki Sultanhan (1229), bu yapı türünün klasikleşmiş bir örneği olarak nitelenir. Aksaray-Nevşehir yolundaki Ağzıkarahan (1231,1237) da anıtsal taçkapısı ve kuleleriyle kale görünümündedir.
Tarihi ve turistik zenginlikler[değiştir | kaynağı değiştir]
Müzeler ve ören yerleri[değiştir | kaynağı değiştir]
Aksaray Müzesi
Aşıklı Höyük
Acemhöyük
Antik Nora Şehri
Manastır Vadisi
Ihlara Vadisi
Musular
Ziga Kaplıcaları (Güzelyurt)
Camiler, türbeler, kiliseler[değiştir | kaynağı değiştir]
Ulu Cami (Karamanoğlu Cami-Merkez)
Eğri Minare (Kızıl Minare-Merkez)
Şeyh Hamid-i Veli (Somuncu Baba)
Kaya Cami (Güzelyurt)
Selime Sultan Türbesi (Selime Köyü)
Kilise Camii (Aziz Gregorius Kilisesi) (Güzelyurt)
Aziz Anargiros Kilisesi (Güzelyurt)
Sivişli Kilise (Güzelyurt)
Selime Katedrali (Selime)
Kale Manastırı Kilisesi (Selime)
Yüksek Kilise (Merkez)
Kızıl Kilise (Sivrihisar)
Pürenli Seki Kilisesi (Ihlara)
Kokar Kilise (Ihlara)
Eğritas Kilisesi (Ihlara)
Sümbüllü Kilise (Ihlara)
Yılanlı Kilise (Ihlara)
Saint Georges Kilisesi (Kırkdamaltı Kilisesi-Belisırma)
Bahattin Samanlığı Kilisesi (Belisırma)
Direkli Kilise (Belisırma)
Ala Kilise (Belisırma)
Karagedik Kilisesi (Belisırma)
Ziga Kaplıcaları (Güzelyurt)
Hanlar[değiştir | kaynağı değiştir]
Ağzıkarahan (Aksaray-Nevşehir yolu 15.km)
Alayhan (Aksaray-Nevşehir yolu 35.km)
Öresinhan
Sultanhanı(Türkiye’nin en büyük kervansarayıaksaray-konya yolu 42.km)
Yerköyhanı
Akhan [Aksaray-konya 18.km]
Kuş gözlem alanları[değiştir | kaynağı değiştir]
Eşmekaya Sazlığı Kuş Alanı
Sultanhanı Sazlığı Kuş Alanı
Yerel Etkinlikler[13][değiştir | kaynağı değiştir]
Yunus Emre Ağaçlandırma Haftası
Sultanhanı Halı, Turizm ve Kültür Festivali
Aksaray Ihlara Turizm ve Kültür Festivali
Uluslararası Türk-Yunan Dostluk, Kardeşlik Kültür Festivali
Alaaddin Keykubat’ı Anma Günü
Yunus Emre’yi Anma Etkinlikleri
Kaynak[değiştir | kaynağı değiştir]
Büyük Dünya Seyahatnamesi, İbn-i Battuta, Üçdal Neşriyat
Seyahatnâme, Evliya Çelebi bin Derviş Mehmet Zillî, Üçdal Neşriyat
Büyük Larousse, Milliyet, Grand Dictionnaire Encyclopédique Larousse (GDEL) 1986
- Published in ÇATI YAPIMI HAKKINDA
Zonguldak ÇATI Aktarma Çatı Yapım USTASI Fiyatları
Zonguldak ÇATI, Zonguldak ÇATI YAPIMI, Zonguldak çatı tamiri, Zonguldak çatı aktarma, Zonguldak çatı fiyatları, Zonguldak çatı firmaları,
Zonguldak çatı firması, Zonguldak çatı ustası, Zonguldak çatı ustaları, Zonguldak çatı yapımı ustası, Zonguldak çatı tamir ustası, Zonguldak çatı montaj,
Zonguldak membran çatı, Zonguldak şıngıl çatı, Zonguldak kiremit çatı, Zonguldak pergole çatı, Zonguldak sundurma çatı, Zonguldak teras çatı,
Zonguldak ahşap çatı, Zonguldak demir çatı, Zonguldak profil çatı, Zonguldak çatı izolasyon, Zonguldak çatı firması,
UYGUN Çatı Kiremit aktarma Ustası
Zonguldak ÇATI Aktarma Çatı Yapım USTASI Fiyatları Önce Bölgeye uygulanacak çalışma için Zonguldak ÇAtı Aktarma Çatı Yapımı USTASI Alanında uzman ustalarımız keşif yaparak proje hazırlarlar.Zonguldak ÇAtı Aktarma Çatı Yapımı USTASI ustalarımız Analiz yapılan bölgeye gerekli duyulan malzemeyi saptarlar.
Zonguldak ÇAtı Aktarma Çatı Yapımı USTASI çalışma yapılacak alanlarda nelere ve İhtiyaç duyulduğu müşteriye paylaşılır,Zonguldak Kiremit çattı ustalarımız Tarafından Uygulamaya konulur.
Öncelik olarak Zonguldak geneline tüm bölgelerine Türkiye Geneline Zonguldak ilinde ÇAtı Aktarma Çatı Yapımı USTASI uygulamaları Zonguldak ÇAtı Aktarma Çatı Yapımı USTASI sistemleri profesyonel Zonguldak çatı ustalarımız tarafında güven ve kalite ilkelerini siz değerli müşterilerinine en ekonomik fiyatlar ile sunmaktadır.Zonguldak Kiremit Çatı Ustalarımız Türkiye genelinede hizmet vermektedirler.BİZE ULAŞIN
Talep oluşturmak için bize ulaşın. 0530 153 78 60
Zonguldak (il)
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Bu maddedeki bazı bilgilerin kaynağı belirtilmemiştir. Ayrıntılar için maddenin tartışma sayfasına bakabilirsiniz. Maddeye uygun biçimde kaynaklar ekleyerek Vikipedi’ye katkıda bulunabilirsiniz.
Başlığın diğer anlamları için Zonguldak (anlam ayrımı) sayfasına bakınız.
Zonguldak
— İl —
Ülke Türkiye
Coğrafi bölge Karadeniz
Yönetim
– Vali Ali Kaban
Yüzölçümü
– Toplam 3,310 km2 (1,3 mi2)
Nüfus (2015)[1]
– Toplam 598.796
– Kır 238.886
– Şehir 359.910
Zaman dilimi UDAZD (+3)
İl alan kodu 372
İl plaka kodu 67
İnternet sitesi: zonguldak.gov.tr
Zonguldak location districts.png
Zonguldak, Türkiye’nin ili. Karadeniz kıyısında bulunan il, özellikle limanıyla Türkiye’nin Karadeniz ülkeleriyle arasındaki deniz ticaretinde önemli bir yere sahiptir. Ayrıca Türkiye’nin en zengin taşkömürü madenlerini barındırır. Fakat son dönemlerde gelirini tek yön olan taşkömüründen kazanması sebebiyle şehir her geçen gün gerilemektedir. 1995 yılında Karabük’ün il olması sebebiyle sanayi yönünden geri düşmesi şehirden dışarı göçü hızlandırmıştır. Şu anda halen aşırı oranda göç vermektedir.
İçindekiler [gizle]
1 Eğitim
2 Zonguldak mutfağı
3 Tarihi camiler
3.1 Yaylalar
4 Nüfus
5 İdari yapı
6 Kaynakça
7 Dış bağlantılar
Eğitim[değiştir | kaynağı değiştir]
İl genelinde 10 anaokulu, 324 ilköğretim okulu, 59 genel – mesleki lise olmak üzere toplam 389 okulda eğitim ve öğretim yapılmaktadır.
Bülent Ecevit Üniversitesi; Tıp Fakültesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Mühendislik Fakültesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Ereğli Eğitim Fakültesi olmak üzere 5 fakülte, 3 enstitü, 2 yüksekokul, 6 meslek yüksekokulu, 1 devlet konservatuvarından oluşmaktadır.
Üniversite bünyesinde 32 profesör, 32 doçent, 259 yardımcı doçent, 106 öğretim görevlisi, 43 okutman, 256 araştırma görevlisi, 8 uzman olmak üzere toplam 736 akademik personel görev yapmaktadır.
Zonguldak mutfağı[değiştir | kaynağı değiştir] Yöre mutfağında ağırlık unlu (buğday ve mısır unu) mamullerden yapılan yemek türlerindedir. Zonguldak ormanlarında belki dünyanın en lezzetli kestanesi kuzu kestanesi yetişmekte olup, mevsiminde toplanan kestane suda haşlanarak tuzlama bütün olarak fırında kavrulmasıyla kavşak, çizilerek ateşte pişirilmesiyle kebap (kömme) biçiminde değerlendirildiği gibi kurutularak da saklanır. Türkiye’de sadece Kdz.Ereğli’de yetişen Osmanlı Çileği, orman altı bitki örtüsü içinde yer alan dağ çiçeği, kızılcık (kiren), kuşburnu, böğürtlen, fesleğen, nane, defne, karayemiş, ahlat yöre mutfağında değişik kullanma biçimlerinde değerlendirilmektedir.
Zonguldak Limanı
Tarihi sonsuz ve sınırsız olarak bilinir. Istanbul’a yakın bir ilimiz olmasıyla çok verimli bir ilidir.
Yöresel Ağız Tadı
Çaycuma Yoğurdu Kdz.Ereğli Osmanlı Çileği Kdz.Ereği Pidesi Devrek Simidi-Cevizli Ekmek Beyaz Baklava
Tarihi camiler[değiştir | kaynağı değiştir]
Hidâyetullah Câmii,
Gâzi Süleymân Paşa Câmii,
Orhan gazi camii(1200 yıllık).yapım tarihi bilinmeyen kapançatı köyü camisi
Yaylalar[değiştir | kaynağı değiştir]
Bölüklü yayla
Alaplı / Gümeli Yaylası
Merkez Çağlı Köyü Yaylaları
- Published in ÇATI YAPIMI HAKKINDA
Yozgat ÇATI Aktarma Çatı Yapım USTASI Fiyatları
Yozgat ÇATI, Yozgat ÇATI YAPIMI, Yozgat çatı tamiri, Yozgat çatı aktarma, Yozgat çatı fiyatları, Yozgat çatı firmaları,
Yozgat çatı firması, Yozgat çatı ustası, Yozgat çatı ustaları, Yozgat çatı yapımı ustası, Yozgat çatı tamir ustası, Yozgat çatı montaj,
Yozgat membran çatı, Yozgat şıngıl çatı, Yozgat kiremit çatı, Yozgat pergole çatı, Yozgat sundurma çatı, Yozgat teras çatı,
Yozgat ahşap çatı, Yozgat demir çatı, Yozgat profil çatı, Yozgat çatı izolasyon, Yozgat çatı firması,
UYGUN Çatı Kiremit aktarma Ustası
Yozgat ÇATI Aktarma Çatı Yapım USTASI Fiyatları Önce Bölgeye uygulanacak çalışma için Yozgat ÇAtı Aktarma Çatı Yapımı USTASI Alanında uzman ustalarımız keşif yaparak proje hazırlarlar.Yozgat ÇAtı Aktarma Çatı Yapımı USTASI ustalarımız Analiz yapılan bölgeye gerekli duyulan malzemeyi saptarlar.
Yozgat ÇAtı Aktarma Çatı Yapımı USTASI çalışma yapılacak alanlarda nelere ve İhtiyaç duyulduğu müşteriye paylaşılır,Yozgat Kiremit çattı ustalarımız Tarafından Uygulamaya konulur.
Öncelik olarak Yozgat geneline tüm bölgelerine Türkiye Geneline Yozgat ilinde ÇAtı Aktarma Çatı Yapımı USTASI uygulamaları Yozgat ÇAtı Aktarma Çatı Yapımı USTASI sistemleri profesyonel Yozgat çatı ustalarımız tarafında güven ve kalite ilkelerini siz değerli müşterilerinine en ekonomik fiyatlar ile sunmaktadır.Yozgat Kiremit Çatı Ustalarımız Türkiye genelinede hizmet vermektedirler.BİZE ULAŞIN
Talep oluşturmak için bize ulaşın. 0530 153 78 60
Yozgat (il)
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Bu madde Yozgat il sınırları içindeki tüm bölgeyi kapsamaktadır. Başlığın diğer anlamları için Yozgat (anlam ayrımı) sayfasına gidiniz.
Yozgat
— İl —
Ülke Türkiye
Coğrafi bölge İç Anadolu
İl merkezi Yozgat
Yönetim
– Vali Kemal Yurtnaç[1]
Yüzölçümü
– Toplam 14,123 km2 (5,5 mi2)
Nüfus (2015)[2]
– Toplam 432.560
– Yoğunluk 34,28/km² (88,8/sq mi)
– Kır 166.768
– Şehir 265.792
Zaman dilimi UDAZD (+3)
İl alan kodu 354
İl plaka kodu 66
İnternet sitesi: Yozgat Valiliği
Yozgat, Türkiye’nin İç Anadolu Bölgesi’nde yer alan bir ildir. Çekerek, Aydıncık ve Kadışehri ilçeleri ise Karadeniz Bölgesi’nde kalır.
İçindekiler [gizle]
1 Etimoloji
1.1 Bozok
2 Tarihçe
3 Coğrafya
3.1 Konum
4 İlçeler
5 Nüfus
6 Eğitim
7 Ekonomi
7.1 Tarım
7.2 Hayvancılık
7.3 Ormancılık
8 Kültür ve turizm
8.1 Kültür
8.1.1 Yemek kültürü
8.2 Turizm
8.2.1 Antik kentler
8.2.2 Müzeler-konaklar
8.2.3 Milli parklar
8.2.4 Endemik bitki türleri
8.2.5 Diğer yerler
9 Ayrıca bakınız
10 Kaynakça
11 Dış bağlantılar
Etimoloji[değiştir | kaynağı değiştir]
İlin asıl adı “Bozok” olup, 1927 yılında ismi “Yozgat” olarak değiştirilmiştir. Oğuzların; “Bozok” koluna mensup Türkmenlerin bu bölgeye akınıyla birlikte, yöre “Bozok” ismiyle anılmıştır. 1800’lü yıllara doğru bu ismin yanı sıra “Yozgat” adı da telaffuz edilmiştir.
“Yozgat” adının menşei konusunda ise, değişik söylentiler ileri sürülmektedir. Bir rivayete göre, Yozgat Saray Köyü’nden (bugün itibariyle kasaba) itibaren aşağıdan yukarıya doğru kat kat yükselmektedir. Bu kat kat yükselişinden ve rakımının yüksekliğinden dolayı önceleri “Yüz kat” denmiş, zamanla bu isim söylene söylene “Yozgat” halini almıştır.[kaynak belirtilmeli]
Diğer bir rivayete göre; Aşiret Reisi Ömer Cabbar Ağa’nın yüzü çopurdu. Bu yüzden kendisine Çopur veya Çapar Koca derlerdi. Söylentiye göre Cabbar Ağa, sürülerini bir yaz günü yaylakta otlatırken karşısına Hızır çıkıyor ve davar sahibi Cabbar Ağa’dan içmek için süt istiyor. Güler yüzlü Ömer Ağa hemen misafirine ikramda kusur etmeyerek, gönül hoşluğu ile sütü ikram eder. Hızır sütü içtikten sonra çok memnun kalır ve Cabbar Ağa’ya “Çobanoğlu, yozuna yoz katılsın, memleketinin adı Yoz-Kant olsun” diyor. Bu sözü söyleyerek kayboluyor. Temeli böyle olan Yoz-Kant söylene söylene Yozgat halini alıyor.[kaynak belirtilmeli]
İsmin kaynağı hakkında her ne kadar tatmin edici bir bilgi yoksa da uzun yıllar bu bölgenin böyle anıldığı bilinmektedir.
2. Dönem Kütahya Mebusu Cemil Bey tarafından verilen bir takrir ile Yozgat ismi Bozok olarak değiştirilmiş, bilahare 23 Haziran 1927 tarihinde Bozok Mebusu Süleyman Sırrı Bey ve arkadaşlarının verdiği bir takrirle Bozok ismi tekrar Yozgat olarak değiştirilmiştir. Yozgat adı nasıl Bozok’tan dönüşmüştür, pek anlaşılabilir, bir bilimsellik taşımamaktadır.
Bozok[değiştir | kaynağı değiştir] Bugünkü Yozgat ili bölgesi ve komşu yörelerin Osmanlı Türkleri devrindeki adı. Burası Osmanlı öncesi Kara Tatar Türkleri ve az oranda Moğol topluluğunun yaşadığı bir yer idi. Ankara Savaşı’ndan sonra Türkistan hakanı Timur, buradaki Türk ve Moğol topluluklarını Orta Asya’ya taşımıştır. 15. asrın başında Boz-Ok Türkmenleri, Dulkadırlı Türkmenleri adıyla burayı yurt tuttular.
Gedük: Kara-Yahyalu, Delü-Alilü, Ağcalu (en mühim obası: Hacılar), Agça-Koyunlu (Dulkadırlı’dan), Şam BAyadı (Dulkadırlı’dan)
Kara-Taş: Ali Beğlü, Ağçalu , Tecirlü (Dulkadırlı’dan), Kızıl-Kocalu (başlıca oymaklarından: Ali Şarlu).
Ak-Dağ: Karalu, Kırklu, Hisar-Beğlü, Kızıl-Kocalu, Sevgülen (en büyük oymağı: Saru-Halillu).
Boğazlayan: Çiçeklü, Kulağuzlu.
İli-Su: Tatar Türkleri, Arslan-Beğlü, Ağçalu.
Sorgun: Zakirlu, Kızıl-Kocalu.
Bunlardan işaret edilmeyen birçok oymak da Dulkadırlı’dan idiler.[3] Kazakistan’da Bozok adlı tarihi yerleşim yeri bulunmuştur[4]. Arkeolojik kazılarda buradaki eski yerleşimden birçok eşya çıkmıştır[5].[6][7]
Tarihçe[değiştir | kaynağı değiştir] Yozgat ili, tahminen 5000 yıllık bir geçmişe sahiptir. Yozgat çevresinde ilk siyasi birliğini kuran devlet Hititlerdir. Hititler döneminde, bugün Çorum sınırları içinde bulunan Hattuşaş antik şehri kurulmuştur. Osmanlı son döneminde Bozok Sancağı olarak geçmektedir[8].
Coğrafya[değiştir | kaynağı değiştir] Konum[değiştir | kaynağı değiştir] Yozgat, İç Anadolu Bölgesi’nin Orta Kızılırmak Bölümü’nde Bozok Platosu üzerinde yer almaktadır.
Ankara–Sivas karayolu ile Samsun-Kayseri-Mersin karayolları Yozgat’tan geçmektedir. Bu yollar, uluslararası taşımacılıkta önemli bir yere sahiptir. Ülkemizden ve Avrupa ülkelerinden Ortadoğu’ya yapılan ticaret, bu yolların önemini daha da artırmaktadır. Kuzeyde; Çorum, Amasya, Tokat, doğuda; Sivas, güneyde; Kayseri, Nevşehir, batıda; Kırşehir, Kırıkkale illeri ile komşudur.
İlin doğusu ile batısı arasında yaklaşık 8 dakikalık bir fark vardır. Yozgat, alan bakımından Türkiye’nin 15. ilidir. İzdüşüm alanı 13597 km², gerçek alanı ise 14123 km²’dir. İl geneli fazla dağlık değildir.
İlçeler[değiştir | kaynağı değiştir] Yozgat 14 ilçeden oluşmaktadır. Bunlar; Akdağmadeni, Aydıncık, Boğazlıyan, Çandır, Çayıralan, Çekerek, Kadışehri, Saraykent, Sarıkaya, Şefaatli, Sorgun, Yenifakılı, Yerköy ve Yozgat.
Nüfus[değiştir | kaynağı değiştir] İlin nüfusu 2000 yılına kadar sürekli artmış, fakat bundan sonra düşüşe başlamıştır. 1960-2008 yılları arası ilin nüfusu %20,33 artmıştır. Bu dönemde yıllık nüfus artış hızı ortalama %0,42 olmuştur. İlin yaş ortalaması oldukça gençtir. Özellikle 10-14 ve 15-19 yaş grubunun nüfusa oranı yüksektir.[9]
Yozgat il nüfus bilgileri
Yıl Toplam Sıra Fark Şehir – Kır
1965[10] 437.883 31
%15 67.466370.417 %85
1970[11] 464.410 30 %6Dark Green Arrow Up.svg
%19 88.065376.345 %81
1975[12] 500.371 31 %8Dark Green Arrow Up.svg
%22 108.543391.828 %78
1980[13] 504.433 35 %1Dark Green Arrow Up.svg
%25 124.297380.136 %75
1985[14] 545.301 36 %8Dark Green Arrow Up.svg
%28 151.610393.691 %72
1990[15] 579.150 34 %6Dark Green Arrow Up.svg
%36 208.183370.967 %64
2000[16] 682.919 33 %18Dark Green Arrow Up.svg
%46 315.156367.763 %54
2007[17] 492.127 40 -%28Red Arrow Down.svg
%54 265.531226.596 %46
2008[18] 484.206 41 -%2Red Arrow Down.svg
%55 266.639217.567 %45
2009[19] 487.365 41 %1Dark Green Arrow Up.svg
%56 271.270216.095 %44
2010[20] 476.096 43 -%2Red Arrow Down.svg
%56 268.349207.747 %44
2011[21] 465.696 43 -%2Red Arrow Down.svg
%58 269.439196.257 %42
2012[22] 453.211 44 -%3Red Arrow Down.svg
%59 266.090187.121 %41
2013[23] 444.211 44 -%2Red Arrow Down.svg
%60 264.470179.741 %40
2014[24] 432.560 44 -%3Red Arrow Down.svg
%61 265.792166.768 %39
2015[25] 419.440 46 -%3Red Arrow Down.svg
%63 262.864156.576 %37
Eğitim[değiştir | kaynağı değiştir]
İlde, yüksek lisans düzeyinde eğitim veren Bozok Üniversitesi vardır. Bunun yanı sıra ilde Fen lisesi, Yozgat Endüstri Meslek Lisesi, Anadolu Öğretmen lisesi, Turizm Otelcilik Meslek lisesi ve Anadolu lisesi bulunmaktadır.
Ekonomi[değiştir | kaynağı değiştir] Yozgat kalkınmada birinci derecede öncelikli yöreler kapsamındadır. 1998 yılında çıkarılan 4325 sayılı kalkınmada öncelikli illerde istihdam yaratılması ve yatırımların teşvikine yönelik kanun ile Yozgat Sanayisi bir nebze de olsa canlılık kazanmış, Organize Sanayi Bölgesi (OSB) tahsis başvurularında doluluk yaşanmıştır. 2001 yılında yaşanan ekonomik krizle birlikte OSB’de faaliyet gösteren firma sayısında ciddi bir düşüş yaşanmış, sonrasında çıkarılan 5084 sayılı kanun da 4325 sayılı kanun kadar etki oluşturamasa da yeni yatırımların oluşmasına sebep olmuştur.
Yozgat ilinde ağırlıklı üretim; gıda, konfeksiyon, metal işleme, tuğla ve hazır beton gibi üretim kollarıdır.
Tarım[değiştir | kaynağı değiştir] İlin ekonomisi büyük oranda tarıma dayalıdır. Yer şekilleri %98,8 oranında tarıma imkan vermektedir. İlde, yarı kurak iklim şartlarından dolayı, kuru tarım yaygınlaşmış ve ürün çeşitleri azalmıştır. İlde yoğun olarak, tahıllar ve baklagiller yetiştirilmektedir. Bunların yanı sıra sulu tarım alanlarında şekerpancarı, ayçiçeği, patates ve soğan türü ürünler yetiştirilmektedir. Sulanabilir alanlar sınırlı olduğu için, il tarımında sebze üretiminin önemi azdır. İklimin sert oluşu ve depolama olanaklarının azlığından dolayı, meyve üretimi büyük boyutlarda değildir. Elma, armut, kayısı, vişne, üzüm, ayva, badem ve ceviz yetiştirilen başlıca meyvelerdir. Başıbüyüklü Köyü tarımda çok gelişmiş olup Yozgat nüfusunun yaz aylarında bütün sebze ihtiyacını karşılamaktadır
Hayvancılık[değiştir | kaynağı değiştir] İl ekonomisinde tarımın yanı sıra hayvancılıkta önemli bir gelir kaynağıdır. Bozkırların geniş yer kaplaması küçükbaş hayvancılığın yaygınlaşmasına ortam hazırlamıştır. Hayvancılık genelde tarımsal faaliyetlerle bir arada yapılmakta olup, mera hayvancılığı biçimindedir. Son yıllarda hayvan soylarının ıslahı çalışmaları ve hayvansal ürünleri değerlendirmeye yönelik sanayi faaliyetleri ile hayvancılık alanında canlanma olmuş, modern işletmeler kurulmaya başlamıştır. İlde, küçükbaş hayvanlardan; akkaraman koyunu, kıl ve tiftik keçisi, büyükbaş havyanlardan sığır ve manda gibi cinsler beslenmektedir. Deri üretimi Yozgat’ın önemli gelir kaynaklarındandır. Son yıllarda kümes hayvancılığında da önemli gelişmeler kaydedilmiştir. Küçük ölçekli tavuk çiftliklerinde, modern yöntemlerle üretim yapılmakta olup, özellikle 1995 yılından itibaren yumurta üretiminde belirgin artışlar olmuştur.
Ormancılık[değiştir | kaynağı değiştir] İl topraklarının %18,24’ünü kaplayan ormanlar Akdağmadeni, Aydıncık, Çandır, Çayıralan, Çekerek, Kadışehri ve Saraykent’te yoğunlaşmıştır. Boğazlıyan ve Yenifakılı ilçelerinde ise orman örtüsü neredeyse hiç yoktur. İlde ormanları işletmek ve korumak üzere toplam üç işletme müdürlüğü mevcuttur.
Yozgat Orman İşletme Müdürlüğü
Görev alanları: Merkez, Aydıncık, Çekerek, Kadışehri, Şefaatli, Sorgun ve Yerköy.
Akdağmadeni Orman İşletme Müdürlüğü
Görev alanları: Akdağmadeni ve Saraykent
Çayıralan Orman işletme Müdürlüğü
Görev alanları: Boğazlıyan, Çandır, Çayıralan, Sarıkaya ve Yenifakılı ilçelerini kapsamaktadır.
Orman alanlarına bağlı olarak ormancılık yapılmaktadır.
Kültür ve turizm[değiştir | kaynağı değiştir] Yozgat E88 karayolu üzerinde bulunması ve özellikle Hattuşaş (Hitit Medeniyeti Başkenti)’ın yakın olması ve Hattuşaş ile Kapadokyayı birbirine bağlayan Atatürk yolunun il merkezinden geçmesi nedeniyle yabancıların uğrak yeridir. Bozok yaylası olarak da adlandırılan ve ilkçağlardan beri yerleşim yeri olan Yozgat, bozulmamış doğası, misafirperver sıcakkanlı insanları, çok güzel misafir anlayışları, sahip olduğu tabiat güzellikleri, mesire yerleri, yüksek ovaları, tarihi, kültürel, turistik değerleri ve kaplıcalarıyla gezilip görülmesi gereken en güzel illerimizden biridir. Türkiye’nin ilk Milli Parklarından olan çamlık Milli Parkı, Akdağ Ormanları, Şebekpınarı Mesire alanı, Kazankaya Vadisi, ve Gelingüllü barajı gibi yerler Yozgat’da Batı Anadolu ağzı kullanılmaktadır.[26] spor, dinlence ve piknik alanlarıdır.
Kültür[değiştir | kaynağı değiştir] Yemek kültürü[değiştir | kaynağı değiştir] Şehrin yöresel yemekleri testi kebabı, arabaşı, madımak ve tas kebabıdır. Parmak çörek Yozgat’a mahsus özel bir ekmek türüdür.
Turizm[değiştir | kaynağı değiştir]
Antik kentler[değiştir | kaynağı değiştir]
Büyük Nefes
Çeşka Yeraltı Şehri
Alişar Höyüğü
Hattuşaş
Kerkenes Harabeleri
Müzeler-konaklar[değiştir | kaynağı değiştir]
Nizamoğlu evi
Karslıoğlu Konağı
Koçerler konağı
Yozgat Arkeoloji Müzesi
Milli parklar[değiştir | kaynağı değiştir]
Ana madde: Yozgat Çamlığı Millî Parkı
Yozgat’ın en tanınmış ormanı Yozgat Çamlığı’dır. Milli Park olup devlet tarafından korunmaktadır.
Endemik bitki türleri[değiştir | kaynağı değiştir] Endemik bitki türü olarak, dünyada sadece Yozgat ve Kastamonu’da Bulunan İspir Meşesi ve Yozgat Adaçayı (Salvia Yosgadensis) bulunmaktadır.[27]
Diğer yerler[değiştir | kaynağı değiştir]
Yeraltı çarşısı
Süleyman Bey Camii
Çapanoğlu Camii
Saat Kulesi
Lise Caddesi
Bazlambaç Kocaalan Yaylası Mesire alanları
- Published in ÇATI YAPIMI HAKKINDA
Van ÇATI Aktarma Çatı Yapım USTASI Fiyatları
Van ÇATI, Van ÇATI YAPIMI, Van çatı tamiri, Van çatı aktarma, Van çatı fiyatları, Van çatı firmaları,
Van çatı firması, Van çatı ustası, Van çatı ustaları, Van çatı yapımı ustası, Van çatı tamir ustası, Van çatı montaj,
Van membran çatı, Van şıngıl çatı, Van kiremit çatı, Van pergole çatı, Van sundurma çatı, Van teras çatı,
Van ahşap çatı, Van demir çatı, Van profil çatı, Van çatı izolasyon, Van çatı firması,
UYGUN Çatı Kiremit aktarma Ustası
Van ÇATI Aktarma Çatı Yapım USTASI Fiyatları Önce Bölgeye uygulanacak çalışma için Van ÇAtı Aktarma Çatı Yapımı USTASI Alanında uzman ustalarımız keşif yaparak proje hazırlarlar.Van ÇAtı Aktarma Çatı Yapımı USTASI ustalarımız Analiz yapılan bölgeye gerekli duyulan malzemeyi saptarlar.
Van ÇAtı Aktarma Çatı Yapımı USTASI çalışma yapılacak alanlarda nelere ve İhtiyaç duyulduğu müşteriye paylaşılır,Van Kiremit çattı ustalarımız Tarafından Uygulamaya konulur.
Öncelik olarak Van geneline tüm bölgelerine Türkiye Geneline Van ilinde ÇAtı Aktarma Çatı Yapımı USTASI uygulamaları Van ÇAtı Aktarma Çatı Yapımı USTASI sistemleri profesyonel Van çatı ustalarımız tarafında güven ve kalite ilkelerini siz değerli müşterilerinine en ekonomik fiyatlar ile sunmaktadır.Van Kiremit Çatı Ustalarımız Türkiye genelinede hizmet vermektedirler.BİZE ULAŞIN
Talep oluşturmak için bize ulaşın. 0530 153 78 60
Van
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Bu maddedeki bazı bilgilerin kaynağı belirtilmemiştir. Ayrıntılar için maddenin tartışma sayfasına bakabilirsiniz. Maddeye uygun biçimde kaynaklar ekleyerek Vikipedi’ye katkıda bulunabilirsiniz. (Nisan 2015)
Başlığın diğer anlamları için Van (anlam ayrımı) sayfasına bakınız.
Koordinatlar: 38°29′57″K 43°20′55″D (Harita)
Van
— İl & Büyükşehir —
Van Fortress From Northwest.JPG
Hoşap Kalesi (Van, Türkiye).JPG Aghtamar.jpg
Akhtamar Island on Lake Van with the Armenian Cathedral of the Holy Cross.jpg Wan,Mizgefta Hezretî Omer.JPG
Yukarıdan aşağıya: Van Kalesi,
Hoşap Kalesi, Akdamar Kilisesi,
Van Gölü’ndeki Akdamar Adası, Tuşba’daki bir cami
Van’ın Türkiye’deki konumu
Van’ın Türkiye’deki konumu
Koordinatlar: 38°29′57″K 43°20′55″D
Ülke Türkiye
Bölge Doğu Anadolu Bölgesi
İdari birimler 13 ilçe
Yönetim
– Belediye Başkanı İbrahim Taşyapan (Kayyum)[1]
– Vali İbrahim Taşyapan
Yüzölçümü
– Toplam 21,334 km2 (8,2 mi2)
Nüfus (2015)
– Toplam 1,096,397
– Yoğunluk 50/km² (129,5/sq mi)
Zaman dilimi DAZD (+2)
– Yaz (YSU) DAZD (+3)
Posta kodu 65xxx
Alan kodu (+90) 432
Plaka kodu 65
İnternet sitesi: www.van.bel.tr
Van, Türkiye’nin bir ili ve en kalabalık on dokuzuncu şehri. 2015 itibarıyla 1.096.397[2] nüfusa sahiptir. Doğu Anadolu Bölgesinde yer alır. Van ili nüfus bakımından bu bölgenin en büyük ilidir. Kuzeyden Ağrı, batıdan Bitlis, güneybatıdan Siirt, güneyden Hakkari illeriyle, doğudan da İran’la sınırlıdır. Anadolu’nun en büyük kapalı havzası olan Van Gölü kıyısında toprakları verimli, akarsuları bol, iklim koşulları oldukça elverişli bir yerleşim merkezidir.
İçindekiler [gizle]
1 Tarihçe
1.1 Cumhuriyet dönemi
2 Coğrafya
2.1 Konum
2.2 İklim
2.3 Fauna
3 Nüfus
4 Ekonomi
4.1 Tarım
4.2 Hayvancılık
4.3 Sanayi
5 Kültür
6 Van İlçeleri
7 Eğitim
8 Altyapı
8.1 Ulaşım
9 Galeri
10 Kaynakça
11 Dış bağlantılar
Tarihçe[değiştir | kaynağı değiştir]
Van’ın tarihi MÖ 7000 yıllarına kadar uzanır. Van Kalesinin 6 km güneyinde bulunan Tilkitepe ve Van Gölü’nün kuzeyindeki Ernis Mezarlıklarında yapılan kazılarda Kalkolitik, Tunç, Demir çağlarına ait yerleşimler bulunmuştur. Van’ın medeni tarihi Urartular le başlar. Van, bugünkü Doğu Anadolu ve Ermenistan ile civarındaki toprakları kapsayan Urartu Devleti’nin merkeziydi. İskit istilasının ardından zayıflayan Urartular, İran’dan gelen Medler tarafından yıkıldı. Daha sonra bölgeye Ahamenişlerler, Büyük İskender, Selevkoslar, Ermeniler[3], Partlar, Romalılar, Sasaniler ve Doğu Romalılar (Rumlar) hakim olmuştur. 644 yılında Müslüman Araplar bu bölgeyi fethetmiş, daha sonra bölge yine Rumlara geçmiştir. Yöre, uzun süre Abbasilere veya Rumlara bağlı yerel Ermeni beyleriyle yönetilmiştir. 11. yüzyıldan itibaren Türkmenlerin yerleşmeye başladığı Van Gölü havzası, önce Selçuklulara, sonra da İlhanlılara, Celayirîlere, Karakoyunlulara ve Akkoyunlulara yurt olmuştur. 16. yüzyılda Safevilerin Doğu Anadolu’dan uzaklaştırılmasından sonra Van’da Osmanlı egemenliği başlamıştır. Van’da 20. yüzyıla kadar Ermeni, Türk, Kürt, Arap nüfus yaşamıştır. Gelenekleri Osmanlı ve İran etkisinde gelişmiştir. Van farklı kültürlerin ve toplulukların bir arada yaşayabildiği güzide bir coğrafyadır.
Şehir Urartulardan kalmadır. Urartuların başkenti olan Van’ın o zamanki adı Tuşpa idi. Şehri ilk kuran Asur Kraliçesi Semiramis’tir. Bu bölgeye önce Hurriler yerleşmişlerdir. Urartular zamanında şehir bir imparatorluk merkezi haline gelmiştir. Urartulardan sonra şehre Medler, Persler, Büyük İskender, Selevkoslar, Ermeniler, Partlar, Romalılar, Sasaniler ve Bizanslılar hakim olmuştur. M.S. 675 yılında Müslüman Araplar şehri fethetmiş, daha sonra şehre yine Bizanslılar, bunları yenen Selçuklular ve sonra İlhanlılar, Celayirliler, Karakoyunlular, Akkoyunlular, Safeviler ve en sonunda Osmanlılar hâkim olmuştur.
Hurrilerin MÖ 2000’lerden itibaren Van Gölü’nden başlayarak Kızılırmak ve Yeşilırmak’ın Karadeniz’e döküldüğü yerlere kadar uzanan bir bölgeye hakim oldukları görülür. MÖ 13. yüzyılda Hurri-Mitanni siyasi teşekkülün merkezi otoritesi zayıflamış ve beyliklere bölünmüştür. Asur Kralları bu küçük beyliklerini hakimiyetleri altına almaya çalışmış ve bu sırada Van Gölü çevresinde Batı İran’a kadar olan bölgede Urartular ile Asurlular arasında mücadeleler başlamıştır. Urartu-Asur mücadelesi MÖ.VI. yüzyılın ortalarına kadar sürmüş, Urartular bu dağlık ve zor arazi şartlarına sahip bölgeyi egemenlik altında tutmuştur.
1893 nüfus sayımı Vandaki Ermeni nüfusu
Old City Van 2009.JPG
Van gölü şenlikleri 2011
Urartular’ın başkentliğini yapmış olan Van Kalesi, 3000 yıllık görkemiyle hala ayaktadır. Van Kalesi’nde Urartular’dan kalan kaya ve oda mezarları, tapınaklar, yazıtlar ve bazı yapılar bulunur. Urartu kralı I. Sarduri’nin kurduğu ve başkent yaptığı Tuşpa, Urartu krallarının mezralarını, uzun yazıtları içinde barındırır. Horhor Yazıtı, kaledeki en uzun yazıttır ve kral Argişti’ye ait mezar odasının girişinde bulunur. Analı kız kutsal alanında büyük bloklara yazılmış yazılar vardır ve burası bir sunak alanıdır. İç Kale’de Urartulara ait bir tapınağın temelleri bulundu. Kalenin batısında Madır Burcu isimli görkemli yapının ne amaçla yapıldığı tam olarak bilinmemektedir, fakat bir liman olduğu tahmin edilmektedir.Kalenin kuzeyinde yer alan Van Kalesi Höyüğü’nde kazılar yapılmıştır.
Van şehri I. Dünya Savaşı’na kadar kalenin güney kısmında surlarla çevrili bölgede kuruluydu. Daha sonra Osmanlı’nın Kafkasya Cephesinde Ruslar’la savaşa girdiği sırada şehirdeki Ermeniler ayaklanmıştır.Bu ayaklanmalar sonucu Ermeniler ve Ruslar şehri ele geçirmiştir.21 Mayıs 1915’de Rus General Yudeniç Van’a girer. Burda Ermeniler şehrin ve kalenin anahtarlarını generale sunar. 2 Nisan 1918’de Ali İhsan Paşa komutasındaki Osmanlı Ordusu,Rusların harabeye çevirdiği Van’ı geri alır.
Bu dönemden sonra Van şehri Erek Dağının eteğinde yeniden kurulur. Eski Van ise 1-2 cami hariç kullanılamaz hale gelmiştir ve günümüze gelinceye kadar ayakta kalan yapılar dayanamayarak yıkılmıştır.
Bu şehrin kalıntıları günümüze ulaşmıştır. Surlara ait bazı kalıntılar vardır ve sağlam olan tek kapı güneye bakan Orta Kapı’dır. Mimar Sinan’ın eseri olan Hüsrevpaşa Külliyesi han, hamam, türbe, imaret, çeşme ve medreseden oluşmaktadır. Bölgede sağlam kalan tek hamam bu külliyenin bir elemanı olan Çifte Hamam’dır. Eski Van’da günümüzde kullanılan tek eser Kaya Çelebi Cami’dir. Eskiden çok görkemli bir mekân olan Van Ulu Camisi ne yazık ki günümüzde yıkılmıştır ve sadece minaresi sağlam kalabilmiştir. Kızıl Cami’ninde aynı şekilde minaresi günümüze ulaşmış ve diğer bölümleri yıkılmıştır. Kentte ayrıca günümüze ulaşan S. Dsirvanor, S. Stephan, S. Vardan, s. Neshan, şehrin en eski kilisesi olan ve Çifte Kilise olarak da anılan S. Paulos ve S. Petros Kiliseleri bulunur. Ayrıca eskiden İsa’nın çarmıhına ait bir parçanın saklandığı Meryem ana (S. haç, Tiramary) kilisesi ve Madır burcunun üstüne yapılmış Vaftizci Yahya (S. Hovhannes) kiliseleri yıkılmıştır. Hüsrev Paşa hanının temelleri Kaya Çelebi ve Hüsrev Paşa Camileri arasında görülebilmektedir. Şehrin batısında bulunana Horhor bahçeleri şehrin surlar içerisindeki bahçeleri durumundaydı ve İskele Kapı’nın hemen önündeydi. Ayrıca bahçelerin yakınında halen kalıntıları olan Horhor Cami ve Medresesi bulunuyor. Evliya Çelebi’nin görkemle anlattığı kale ve Eski Van şehri şu anda bakımsız bir haldedir. Ayrıca şehirdeki patika yolların izi vardır ve alanda küçük tepecikler olusmuştur.
Cumhuriyet dönemi[değiştir | kaynağı değiştir] Van’ın merkezinde Ekim ve Kasım 2011’de iki yıkıcı deprem meydana gelmiştir.
2012 yılında çıkarılan 6360 sayılı kanun ile Van’da sınırları il mülki sınırları olan büyükşehir belediyesi kurulmuş ve 2014 Türkiye yerel seçimlerinin ardından büyükşehir belediyesi çalışmalarına başlamıştır.[4]
Coğrafya[değiştir | kaynağı değiştir] Van, yüzölçümü açısından Türkiye’nin en büyük illerinden biridir. Büyük bölümü yüksek, engebeli ve dağlık alanlardan oluşan Van’da yerleşmeye elverişli alanlar sınırlıdır. Van ilini etkisi altında tutan sert iklim, başlıca ekonomik uğraş olan tarımsal üretimin çeşitlenip gelişmesine olanak tanımaz.
Konum[değiştir | kaynağı değiştir]
Compass rose pale.svg Adilcevaz Ağrı Doğubayazıt
g t d
Compass rose pale.svg
Bitlis , Tatvan , Van Gölü Kuzey İran
Batı Van Doğu
Güney
Beytüşşebap Hakkari Yüksekova
İklim[değiştir | kaynağı değiştir]
Van iklimi karasal iklim olup bitki örtüsü bozkırdır. Van’da kış ayları sert geçer. Kar etkisini yoğun göstermektedir. Kış ayları Van’a en çok yağışın düştüğü aylardır. Van’da yaz ayları genelde kurak ve sıcak olup, Van Gölü’nün etkisiyle biraz serin yaşanmaktadır. Bu aylarda fazla yağış olmaz ama rüzgarlar geniş yer tutar. Bitki örtüsünün bozkır olması küçükbaş hayvancılığı geliştirmiştir.
Aylar Ocak Şubat Mart Nisan Mayıs Haziran Temmuz Ağustos Eylül Ekim Kasım Aralık Yıl
En yüksek sıcaklık rekoru, °C 12,6 14,3 22,7 27,2 28,3 33,2 37,5 36,7 35,0 28,8 20,1 15,5 37,5
Ortalama en yüksek sıcaklık, °C 1,9 2,6 6,6 12,9 18,4 23,8 28,1 28,2 24,1 17,2 10,0 4,4 14,8
Ortalama sıcaklık, °C −3,5 −2,8 1,5 7,8 13,1 18,2 22,2 21,9 17,2 10,7 4,3 −0,8 9,1
Ortalama en düşük sıcaklık, °C −7,7 −7,2 −2,8 2,8 7,0 10,8 14,6 14,6 10,8 5,7 0,2 −4,7 3,6
En düşük sıcaklık rekoru, °C −28,7 −28,2 −22,7 −17,5 −1,5 −2,6 3,6 6,6 −0,1 −7,5 −20,5 −21,3 −28,7
Ortalama yağış, mm 33,0 33,5 45,7 55,1 46,9 18,2 5,4 4,0 14,3 46,3 47,8 37,2 387,4
Kaynak: Meteoroloji Genel Müdürlüğü[5] Fauna[değiştir | kaynağı değiştir] Van kedisi, iyi bir yüzücü olan, gözleri mavi veya kehribar rengi ya da biri mavi diğeri kehribar olabilen, nadide ve asil bir kedi ırkıdır. Van kedisinin göz rengi üç gruba ayrılır. Her iki gözü mavi (daima turkuaz mavisi), her iki gözü kehribar (Sarı renk ve tonları, çok nadiren kahverengi) ve tek-göz (Heterokromik; yani bir gözü mavi diğer gözü kehribar renkte olanlar) diye gruplandırılır.
Nüfus[değiştir | kaynağı değiştir]
Van il nüfus bilgileri
Yıl Toplam Sıra Fark Şehir – Kır
1965[6] 266.840 48
%23 60.686206.154 %77
1970[7] 325.763 43 %22Dark Green Arrow Up.svg
%27 88.227237.536 %73
1975[8] 386.314 42 %19Dark Green Arrow Up.svg
%30 115.830270.484 %70
1980[9] 468.646 39 %21Dark Green Arrow Up.svg
%33 156.852311.794 %67
1985[10] 547.216 35 %17Dark Green Arrow Up.svg
%35 189.269357.947 %65
1990[11] 637.433 32 %16Dark Green Arrow Up.svg
%41 258.967378.466 %59
2000[12] 877.524 23 %38Dark Green Arrow Up.svg
%51 446.976430.548 %49
2007[13] 979.671 19 %12Dark Green Arrow Up.svg
%52 511.678467.993 %48
2008[14] 1.004.369 19 %3Dark Green Arrow Up.svg
%51 514.481489.888 %49
2009[15] 1.022.310 19 %2Dark Green Arrow Up.svg
%52 527.525494.785 %48
2010[16] 1.035.418 19 %1Dark Green Arrow Up.svg
%52 539.619495.799 %48
2011[17] 1.022.532 19 -%1Red Arrow Down.svg
%52 526.725495.807 %48
2012[18] 1.051.975 19 %3Dark Green Arrow Up.svg
%52 548.717503.258 %48
2013[19] 1.070.113 19 %2Dark Green Arrow Up.svg
%100 %0
2014[20] 1.085.542 19 %1Dark Green Arrow Up.svg
%100 %0
2015[21] 1.096.397 19 %1Dark Green Arrow Up.svg
%100 %0
2000 yılındaki ani nüfus artışından da fark edileceği üzere kente 1990 yılından itibaren yoğun bir göç yaşanmıştır. Bölgedeki terör olayları nedeniyle boşaltılan köylerin en yakın adresi Van olmuştur. Yüzde 38’lik bir artışla nüfus sıralamasında 32. sıradan 23. sıraya yükselen şehrin demografik yapısı da bir hayli değişmiştir.
Van il haritası
Ekonomi[değiştir | kaynağı değiştir]
Tarım[değiştir | kaynağı değiştir]
Van’da tarım alanları yüz ölçümünün %10’unu kapsar. Yetiştirilen başlıca ürünler; Arpa, Buğday, Şeker Pancarı ve Elma yetiştirilmektedir. Ürünler Özellikle Eylül Ayında hasat edilir. Tarım en önemli geçim kaynaklarından olsa da çok kullanılmaz.
Hayvancılık[değiştir | kaynağı değiştir] En önemli geçim kaynağı olan hayvancılık her mevsim kullanılabilir. Özellikle Küçükbaş Hayvancılığın Yetiştiği Van’da yazda her kırsalda hayvan görmek mevcuttur.Yazın yaylara çıkarılan hayvanlar kışın ağıl ya da ahırlara alınır.Türkiye’de en fazla küçükbaş hayvan Van’da bulunur.
Sanayi[değiştir | kaynağı değiştir] Van sanayi bakımından bölgenin üçüncü şehridir. Başlıca fabrikalar: Şeker, çimento, et ve et ürünleri, süt kombinaları ve yemdir. Şeker; Erciş’de çimento ise Edremit’te bulunur.
Kültür[değiştir | kaynağı değiştir] Van kültürü; Van kedisi, Van otlu peyniri ve Van kahvaltısına dayanır. Van otlu peyniri yörede önemli bir şekilde yayılmıştır. Dağlardan toplanan otlardan yapılır.
Camiler
Van Ulu Cami
Van Hüsrevpaşa Cami
Van Hz. Ömer Cami
İMüzeler
Van Müzesi
Van Urartu Müzesi (Yapım aşamasında)
Evler
Van Evi
Van Kedi Evi
Kaleler
Van Kalesi
Hoşap Kalesi
Çavuştepe Kalesi
Van İlçeleri[değiştir | kaynağı değiştir]
Ana maddeler: Van’ın ilçeleri ve Van ilindeki yerleşim yerleri listesi
Van ilinin ilçeleri toplam 13’tür.
Bahçesaray
Başkale
Çaldıran
Çatak
Edremit
Erciş
Gevaş
Gürpınar
İpekyolu
Muradiye
Özalp
Saray
Tuşba
Eğitim[değiştir | kaynağı değiştir]
Van merkezde yaklaşık 200 okul bulunmaktadır. Ayrıca son dönemlerde özellikle liselerde olmak üzere çoğu okul Fatih projesiyle tanışmıştır. Yüzüncü Yıl Üniversitesi de Van’dadır.
Altyapı[değiştir | kaynağı değiştir] Ulaşım[değiştir | kaynağı değiştir] Karayolu
Van Havaalanı
Van şehri, geçmişinden gelen ve günümüzde de devam eden stratejik öneminden dolayı daima işlek olan yollara sahip olmuştur. Güneydoğu ve Kuzey Anadolu’dan gelen iki önemli karayolu Van’da bileşerek İran’a uzanır.
Bu yollardan önemlisi İstanbul ve Ankara’dan gelerek Erzurum üzerinden Ağrı ve Erciş’i geçerek Van’a bağlanır. Diğer yol ise Adana’dan gelerek Diyarbakır üzerinden Bitlis ve Tatvan’ı geçerek Van’a ulaşır. Bu ikinci yol Tatvan’dan sonra kısmen Van Gölü kıyısından devam etmektedir. Van’da birleşen bu iki önemli karayolu Van’ın doğusunda Özalp üzerinden geçerek Kapıköy Sınır Kapısı’ndan İran’a ulaşmaktadır.
Van il sınırı içerisinde ulaşım ağı büyüktür. Van ile Ağrı, Doğubayazıt, Patnos ve Erciş arası kolayca ulaşım yapılmaktadır. Hakkari ve Yüksekova arası ise belirli bir noktaya kadar kolaydır, fakat sonra yol çok engebelidir. Son zamanlarda ise bu yolda genişletme çalışmaları yapılmaktadır.
Van’da ulaşımın en zor olduğu yer Çatak ve Bahçesaray ilçeleri arasıdır. Bu bölgenin dağlık olması, ulaşım zorlaştırmaktadır. Kış aylarında bu yollar sürekli kardan kapanır.
Van’da şehir içi ulaşım özel halk otobüsleri ve minibüslerle kullanılmaktadır. Ödeme nakitle yapılır. 2015 yılından itibaren Van Belediyesi tarafından getirilen yeni otobüslerle ulaşım yapılmaktadır.
Demiryolu
Van’ın karayolu ulaşımı gibi demiryolu ulaşımı da önem arzeder. TCDD’nin 5. bölgesini oluşturan hat Malatya üzerinden Baskil’e ulaşır. Burada ikiye ayrılan hatlardan biri Elâzığ ve Muş üzerinden Tatvan’a ulaşır. Tatvan’da bulunan iskeleden feribotla Van’a ulaşan hat, Özalp üzerinden İran sınırındaki Kapıköy Tren İstasyonu’nda son bulur. Kapıköy ile karşısındaki İran’ın Razi istasyonunda gümrük kontrolü noktaları vardır. Razi’den ayrılan hat Tebriz üzerinden Tahran’a ulaşır.
Vangölü Ekspresi, İstanbul’dan Tatvan’a haftanın iki günü karşılıklı sefer yapmaktadır. Türkiye ile İran arasındaki demiryolu bağlantısı, İstanbul-Tahran-İstanbul arasında haftada bir gün çalışan Trans Asya Ekspresi ve Van-Tebriz-Van arasında haftada bir gün çalışan trenler ile sağlanmaktadır. Yine İran ile Suriye arasındaki demiryolu bağlantısı, Türkiye’yi transit geçerek Tahran-Şam arasında haftada bir gün çalışan yolcu treni ile sağlanmaktadır. Söz konusu tren Şam-Tatvan arasında pulman ve yataklı vagonlarla, Van-Tahran arasında kuşetli vagonlarla teşkil edilmektedir.[22]
Havayolu
Van’da bulunan Ferit Melen Havaalanı ise bölgesel önemi olan bir havaalanıdır. Ağrı, Bitlis, Muş ve Hakkari illerine de hizmet veren havaalanı bu bölgede askeri hareketliliğinin fazla olması nedeniyle işlek bir hava trafiğine sahiptir. Van’dan, İstanbul, Ankara ve İzmir’e her gün düzenli uçak seferleri yapılmaktadır.
- Published in ÇATI YAPIMI HAKKINDA
Uşak ÇATI Aktarma Çatı Yapım USTASI Fiyatları
Uşak ÇATI, Uşak ÇATI YAPIMI, Uşak çatı tamiri, Uşak çatı aktarma, Uşak çatı fiyatları, Uşak çatı firmaları,
Uşak çatı firması, Uşak çatı ustası, Uşak çatı ustaları, Uşak çatı yapımı ustası, Uşak çatı tamir ustası, Uşak çatı montaj,
Uşak membran çatı, Uşak şıngıl çatı, Uşak kiremit çatı, Uşak pergole çatı, Uşak sundurma çatı, Uşak teras çatı,
Uşak ahşap çatı, Uşak demir çatı, Uşak profil çatı, Uşak çatı izolasyon, Uşak çatı firması,
UYGUN Çatı Kiremit aktarma Ustası
Uşak ÇATI Aktarma Çatı Yapım USTASI Fiyatları Önce Bölgeye uygulanacak çalışma için Uşak ÇAtı Aktarma Çatı Yapımı USTASI Alanında uzman ustalarımız keşif yaparak proje hazırlarlar.Uşak ÇAtı Aktarma Çatı Yapımı USTASI ustalarımız Analiz yapılan bölgeye gerekli duyulan malzemeyi saptarlar.
Uşak ÇAtı Aktarma Çatı Yapımı USTASI çalışma yapılacak alanlarda nelere ve İhtiyaç duyulduğu müşteriye paylaşılır,Uşak Kiremit çattı ustalarımız Tarafından Uygulamaya konulur.
Öncelik olarak Uşak geneline tüm bölgelerine Türkiye Geneline Uşak ilinde ÇAtı Aktarma Çatı Yapımı USTASI uygulamaları Uşak ÇAtı Aktarma Çatı Yapımı USTASI sistemleri profesyonel Uşak çatı ustalarımız tarafında güven ve kalite ilkelerini siz değerli müşterilerinine en ekonomik fiyatlar ile sunmaktadır.Uşak Kiremit Çatı Ustalarımız Türkiye genelinede hizmet vermektedirler.BİZE ULAŞIN
Talep oluşturmak için bize ulaşın. 0530 153 78 60
Uşak (il)
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Bu maddedeki bazı bilgilerin kaynağı belirtilmemiştir. Ayrıntılar için maddenin tartışma sayfasına bakabilirsiniz. Maddeye uygun biçimde kaynaklar ekleyerek Vikipedi’ye katkıda bulunabilirsiniz.
Bu madde Uşak il sınırları içindeki tüm bölgeyi kapsamaktadır. Başlığın diğer anlamları için Uşak (anlam ayrımı) sayfasına gidiniz.
Uşak
— İl —
Ülke Türkiye
Coğrafi bölge Ege
Yönetim
– Vali Ahmet Okur
Yüzölçümü
– Toplam 5.341 km2 (2.062,2 mi2)
Nüfus (2015)[1]
– Toplam 349.459
– Yoğunluk 64/km² (165,8/sq mi)
– Kır 106.570
– Şehir 242.889
Zaman dilimi UDAZD (+3)
İl alan kodu 276
İl plaka kodu 64
İnternet sitesi: [1]
Uşak, Ege bölgesi’nde Batı ve Orta Anadolu’yu birbirine bağlayan İç Ege Bölümü’nde Gördes – Uşak Platosu üzerinde bulunan il.
Uşak karayoluyla; İzmir’e 211 km, Ankara’ya 368 km ve İstanbul’a 491 km uzaklıktadır. Merkez ilçenin nüfusu 202.000(TÜİK-2015) olarak tespit edilmiştir. 2015 yılı verilerine göre il nüfusu 353.048’dir. Uşak ilinde merkez ilçeyle beraber 6 ilçe, 6 belde ve 256 köy vardır[2].
İçindekiler [gizle]
1 Tarihçe
1.1 Uşak adının tarihi
1.2 Evren dede söylencesi
1.3 Germiyanoğulları dönemi
1.4 Osmanlılar dönemi
1.5 Milli Mücadele dönemi
1.5.1 Yunan işgalinden önce Uşak
1.5.2 Uşak’ın Yunanlar eline geçişi
1.5.3 Uşak’ın geri alınışı
1.5.4 Yunan başkomutanı Trikopis’in esir alınışı
1.5.5 Uşak’ın il oluşu
1.5.6 Atatürk ve Uşak
1.6 Uşak hakkında yazılanlar
2 Coğrafi yapı
2.1 Genel konumu
2.2 Yeryüzü şekilleri
2.2.1 Dağlar
2.2.2 Ovalar
2.2.3 Su Kaynağı
2.3 İklim
2.3.1 Yağışlar
2.3.2 Rüzgârlar
2.4 Bitki örtüsü
3 Nüfus
4 Ekonomi
5 Kültür
6 Eğitim
6.1 Popüler kültür
6.2 Uşak halk türküleri
7 Turizm
7.1 İlin doğal güzellikleri ve mesire yerleri
7.2 Ulubey Kanyonu
7.2.1 Merkez Akse Çamlığı
7.2.2 Göğem Köyü Çamlığı
7.2.3 Çokkozlar
7.2.4 Ilıcaksubaşı
7.2.5 Huzur Park
7.3 Kaplıcalar
7.4 Tarihi köprüler
7.5 Tarihi camiler
8 Ayrıca bakınız
9 Kaynakça
10 Dış bağlantılar
Tarihçe[değiştir | kaynağı değiştir]
Uşak adının tarihi[değiştir | kaynağı değiştir]
Uşak yöresi tarihin bilinen dönemlerinden beri bir yerleşim bölgesidir. Kentin bilinen en eski adı Temenothytiadır.[kaynak belirtilmeli] Kent bu adı Heraklilerden Aristomakhosun oğlu Temenostan almıştır.[kaynak belirtilmeli] Temenos, Roma İmparatorluğu dönemi sikkeleri üstündeki Temenos Oikistes (Kurucu Temenos) ya da Ktistes yazıtları ve Temenos tasvirleriyle bilinmektedir.
Temenothyria, Flavuslardan sonra Flaviopolis adını almıştır. İl merkezi Uşak’ın eski adı Uşşak’tır. Uşşak kelimesi iki anlama gelmektedir. Uşşak kelimesi Aşıklar Diyarı anlamına gelmektedir. Evliya Çelebi ünlü Seyahatname’sinde bu adı Aşıklar Diyarı olarak yorumlamıştır. Bunun yanı sıra “Anadolu’daki tarihi yer adları” kitabında Uşak isminin buradaki “Obsekion” kentinin isminden türediği yazılmaktadır.
Evren dede söylencesi[değiştir | kaynağı değiştir] Uşak’ta saz ve söz ustası birçok aşık yaşamıştır. Aşıklar halk arasında dilden dile yayılan söylencelere de konu olmuştur. Bunlardan biri Evren Dede söylencesidir. Anlatılanlara göre bir zamanlar Uşak’ın Banaz ilçesinin günümüzde Evren Dede koruluğu denilen bölgesinde, türküler çalıp söyleyen bir Türkmen koca yaşamaktadır. Ezgiler o kadar güzeldir ki; ezgiyi duyan sese doğru koşar ve Evren Dede susmadıkça da yanından ayrılamaz. Bir gün gelir ve artık koruluktan ses gelmez olur. Koruluğa gidenler ise, Evren Dede’den hiçbir iz bulamazlar. Ama Uşak’lılar onun sazından gelen nağmelerin koruluğa sindiğine ve hala rüzgar estikçe onun sazının nağmelerinin duyulduğuna inanırlar.
Ele geçen buluntular, Uşak ve çevresinin M.Ö 4. binden itibaren iskan edildiğini gösterir.[kaynak belirtilmeli] Kalkolitik çağ olarak adlandırılan bu devri takip eden Bronz çağında da bölgede yaşam devam etmiştir. M.Ö 2. binde Anadolu’da ilk siyasi birliği kuran Hititler’in batısındaki Uşak, bu medeniyete sınır olmuştur. Afyon ve Kütahya illeri bu medeniyetin batıdaki son yerleşim alanlarıdır.
M.Ö 620 tarihindeki Kimmeri istilasından önce ve Hititler’den sonraki Frig medeniyetinin de batısında kalan bu bölge, aynı tarihlerde Lidya hakimiyetinde idi.
Lidya Kralı Krezüsün, Pers İmparatoru Sirus’a yenilmesinden sonra Uşak bölgesi Pers hakimiyetine geçti. Büyük İskender’in Anadolu’ ya geçerek Persler’ i yenilgiye uğratmasıyla Uşak’ ta Makedonya krallığı denetimine geçti. Daha sonra Bergama Krallığı topraklarına katılan yerleşim, MÖ 189’da konsül Gnaeus Manlius Vulso’ nun Galatlar’a düzenlediği seferde Roma topraklarına katıldı. Roma İmparatorluğu’ nun M.S 395 yılında ikiye bölünmesiyle Uşak, Bizans egemenliğine girdi[3].
1069/1070 yılında Emir Afşin komutasındaki orduların Üsküdar’ a kadar olan akını sırasında Uşak’ta kısa süreli Selçuklu egemenliğine yaşandı. 1071 Malazgirt Meydan Muharebesi’nden sonra Türkler hızla Anadolu içlerine yayılmaya başladı. Uşak ve yöresi de Kutalmışoğlu Süleyman Şah tarafından 1076’da Bizans’tan alındı. I. Haçlı Seferine kadar Uşak Selçuklu egemenliğinde kalmış, 1097 yılında meydana gelen Dorileon Muharebesi (1097) sonrasında Uşak ve yöresi 10̈98 yılında Bizans egemenliğine geçti. Haçlı seferlerinden sonra Konya’yı kendilerine merkez edinen Selçuklular yeniden toparlanmaya başladılar. 1182’de Uşak ve yöresini yeniden ele geçirdiler. Ancak bu sıralarda Selçuklular’ın taht kavgasıyla uğraşmasından yararlanan Bizans bölgeyi yeniden ele geçirdi. Uşak ve çevresi Selçuklu egemenliğini altına ancak I. Alaeddin Keykubad zamanında 1233’te girdi.
Germiyanoğulları dönemi[değiştir | kaynağı değiştir] Germiyanoğulları, Uşak ve Kütahya illerinin tarihinde önemli bir paya sahiptir. Germiyanoğulları, III. Gıyaseddin Keyhüsrev döneminde Anadolu Selçuklu Devleti’nin batı sınırına yerleşmiştir. Germiyanoğulları, II. Gıyaseddin Mesud döneminde Anadolu Selçuklu Devleti ile mücadeleler girişmiş ve Selçuklu Devletinin parçalanmasıyla Uşak’ ın da içinde olduğu geniş bir bölgeye egemenlik kurmuştur. 1390-1402 yılları arasında Osmanlı idaresinde bulunan Uşak, Ankara Savaşından sonra 1429 yılına kadar Germiyanoğulları beyliğinin yönetiminde bulundu. Germiyanoğlu II. Yakub Bey’ in vasiyeti üzerine Uşak’ la birlikte tüm beylik toprakları Osmanlı Devleti’ne katıldı[4].
Osmanlılar dönemi[değiştir | kaynağı değiştir] Osmanlılar döneminde Uşak, Anadolu eyaletinin Kütahya Sancağı’na bağlı bir kazaydı. 1867 yılında merkezi Bursa olan Hüdavendigâr Vilayetine bağlanan Kütahya Sancağı’nın kazası oldu. 1908 yılında Kütahya Sancağı mutasarrıflık yani bağımsız sancak oldu. Uşak’ta bu tarihlerde sancak yapılan diğer yerlerin arasına katılmak için ya da Aydın sancağına bağlanmak için çabaladıysa da kaza olarak kaldı. Eşme ilçesi ise önce Anadolu eyaletine bağlı Saruhan sancağına bağlıydı. Manisa merkezli bu sancak, 1847 yılında Saruhan, Biga (merkezi Çanakkale ve Karesi (merkezi Balıkesir) sancaklarından oluşan Saruhan vilayetine, 1867 yılında merkezi İzmir olan Aydın vilayetine bağlanmıştır.
Uşak, Osmanlı döneminde Suhte ve Celali isyanları dönemleri hariç tutulursa sakin ve barış içinde yaşadı. Celali isyanlarının devamında 1603-1610 yıllarında “Büyük kaçgunluk” olarak adlandırılan dönemde “Hayalioğlu” adlı Celali reisi Uşak ve çevresinde yıkıma sebep oldu. Suhte ve il erleri Celaliler’ e karşı mücadelede bulundular[5]. Bu dönemde Celali tehditlerine karşı Uşak şehrinde “Şah İshak” kalesi inşa edildi. 18. yüzyılın sonlarına doğru Uşak Voyvodası Acemoğlu olayı patlak verdi. Osmanlı güçleri Uşak ve civarında halka zulüm ve baskı yapan Acemoğlu Ahmed üzerine harekete geçti. Uşak’ ın Öksüz köyü yakınlarında yapılan savaşta Osmanlı güçlerinin yenilerek çekilmesiyle Acemoğulları Uşak’ a yerleşti. 1795 yılında Acemoğlu’ nun öldürülmesiyle Uşak’ ta denetim sağlanabildi[6]. 19. yüzyılın sonlarına doğru Hacı Muradoğlu adındaki bey isyan ederek Şah İshak kalesine çekilmiş ancak öldürülmesiyle isyan bastırılmıştır. 1916 yılında da Uşak ve civarında çete faaliyetleri yaşandığı kayıtlarda görülmektedir[5].
Köylüler, devlet görevlilerine ve Celaliler’e karşı Suhteler’le güç birliği etti.[kaynak belirtilmeli] Hayalioğlu adında bir Celali, Uşak çevresini kasıp kavurduğunda Suhteler, il erleri ile birleşerek Celaliler’e karşı çıktılar. 18. yüzyılda ayanların güç kazanması, bunların halka baskı yapmasına da neden oluyordu. Bunun Uşak’taki örneği de Uşak ayanı Çevreoğlu Ahmed olayıdır. 1778’de Banaz ve Uşak kadılarının merkeze gönderdikleri mektuba göre Çevreoğlu Ahmed ve kardeşi Kadı Süleyman ile yardakçılarından Çöyke Mustafa uzun süreden beri halka baskı yapmaktaydılar.[kaynak belirtilmeli] Harmende Aşiretinin vekillerinden Osman öldürülmüş, mal ve hayvanlarına el konmuştu. Caber ve Çakal Aşiretlerine de baskı yaparak bunları İzmir’de oturmaya zorlamışlardı. Ayrıca gelen geçen yolculara da saldırıyorlardı. Ulu Göben Köyü’nün pazarına giden bir Hristiyanı öldürüp, beraberindeki Hacı Mustafa’yı ve başkalarını da yaralamışlardı.[kaynak belirtilmeli] Buna benzer daha birçok olaya sebebiyet vermişlerdi. Bu olaylar üzerine Anadolu Beylerbeyi olaya müdahale etmek ve devlet otoritesini yeniden kurmak üzere görevlendirilmişti. Ancak Çevreoğlu’nu yargılayacak mahkeme her nedense bir türlü toplanamadı ve Çevreoğlu’nun etkinliği bir süre daha devam etti.Yine 18. yüzyılda İbrahim Kethüda, Anadolu Beylerbeyi’ne bağlı kethüdalık görevinde iken önce Antep’te ardından Hayfa’da çıkan isyanları bastırmaya memur edilir. Kendisine verilen emirleri yerine getirip, isyanları bastıran İbrahim Kethüda ya,hizmetlerinden dolayı Sancakbeyliği rütbesi uygun görülür. Ancak bu görevi kabul etmeyen İbrahim Bey, Uşak’ın güneyine düşen toprakların tımarına razı olur.
Milli Mücadele dönemi[değiştir | kaynağı değiştir] Yunan işgalinden önce Uşak[değiştir | kaynağı değiştir] İstanbul Hükümeti’nin tutumuna karşı Mustafa Kemal önderliğinde başlayan, Milli Kurtuluş Harekatı, yurdun dört köşesinden destekleniyor ve yer yer Müdafaa-i Hukuk Cemiyetleri kuruluyordu. Uşak’ta da İbrahim Tahtakılıç başkanlığında Uşak Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti kuruldu.
Yunanlar İzmir’e asker çıkarmışlar ve Anadolu içlerine doğru ilerlemeye başlamışlardı. Bu sıralarda Uşak da hummalı bir faaliyet içindeydi. Halk, Uşak Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’ni destekliyordu.[kaynak belirtilmeli] Alaeddin Tiritoğlu, mahallen teşkil edilen ve kendisinin idare ettiği ufak bir milli kuvvetin kumandanı idi. Ayrıca 1920 yılında kurulan Uşak Hücum Taburundan başka, ihtiyat erlerinden 250-300 kişilik silahlı Uşak Milli Piyade Taburu kuruldu. Kısa bir süre sonra merkez, bucak ve köylerden dört bölüklü Uşak Süvari Alayı meydana getirildi.
Bu sıralarda Uşak’ta bulunan Kuva-yi Milliye ve 23. Fırka (tümen) komutanı İzzettin Çalışlar, ilerleyen Yunan kuvvetlerine karşı koymak için İnay İstasyonu’na Uşak Hücum Taburu’ndan bir bölük göndermişti. Ayrıca cephe komutanlığı, Simav mıntıkasında toplanmış Yunanlar’a karşı taarruza geçen kuvvetlerin, Uşak’ta bulunan birliklerle ve Uşak Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin yardımıyla desteklenmesini emretmişlerdi. Bu emir üzerine 23. Fırka Kumandanlığı, diğer kuvvetlerle birlikte, Jandarma Yüzbaşı İsmet İnönü kumandasındaki Uşak Hücum Taburu’nu Demirci’ye göndermişti. Çok az olan cephane ve bombalar da bu taburla birlikte yollanmıştı. Bu sebepten Uşak Cephesi zayıflamıştı.
Fırkanın Uşak cephesinde kalan 68. ve 69. alayları, er, at, silah ve giyim itibariyle zayıf idi. Elde güvenilecek ihtiyat kuvveti olarak yalnız Uşak Milli Piyade Taburu ile Uşak Milli Süvari Alayı kalmıştı.
Uşak’ın Yunanlar eline geçişi[değiştir | kaynağı değiştir] 27 Ağustos 1920 günü düşman kuvvetleri, Alaşehir’den seri bir hareketle Uşak istikametinde taarruza geçtiler. Uşak’taki 23. Tümen’in 1500 mevcudu vardı.[kaynak belirtilmeli] Tümen, Uşak’ı örtmek ve müdafaa etmek için Sarayköy-Karakuyu-Karahasan köyleri hattında mevzilenmiş ve sol yanı ile Selikler köyüne kadar uzanmıştı. Kurban Bayramı izni yüzünden Uşak’ta mevcutları az olan Uşak Milli Piyade ve atlı bölükleri bırakılmıştı. Bunlar da Sarayköy üzerine ilerleyen Yunan kuvvetlerine karşı cephe almak üzere o istikamete kaydırılmışlardı.
Yunanlar Sandıklı Köyü-Saray Köyü hattına yanaştı. Bu suretle Uşak muharebesi başladı. Yunanlar, Musa çetesinin kılavuzluğu ile gece karanlığında Sarayköy ve Külköy arasında bulunan yüksek kayalara çıkmaya muvaffak oldular. Daha o gün, Demirci muharebelerinden dönen 44 ve 108 mevcutlu iki tabur ile Uşak’ta bulunan bir hücum bölüğünün geceleyin Yunanlara karşı yaptıkları taarruzla, bu tepeleri ele geçirmek mümkün olmadı. 28 Ağustos sabahı muharebe, düşmanın üstünlüğü ile devam etti. Düşman en az 12000 piyade ve kuvvetli topçu ve süvari birlikleri ile taarruzun ağırlığını Karakuyu ile Külköy arasında bulunduruyordu. Yunanlar yerli halkın direnmesine rağmen 29 Ağustos 1920 tarihinde Uşak’ı işgal ettiler.
Uşak’ın geri alınışı[değiştir | kaynağı değiştir] Uşak’ın işgal altında kaldığı tam iki sene içinde Büyük Millet Meclisi Hükümeti, Garp Cephesi’ni kuvvetli bir hale getirdi. Garp Cephesi Kumandanı İsmet İnönü, İnönü Savaşları’nı kazandı. Ordular Sakarya Meydan Muharebesi’nde Yunan ordusunu yendi. Bunu Mustafa Kemal Paşa’nın Afyon-Dumlupınar Meydan Muharebesi zaferi takip etti. Mustafa Kemal Paşa’nın idare ettiği Türk kuvvetleri 30 Ağustos 1922 tarihinde Murat Dağları’nın doğu eteklerinde Çal Köyü mıntıkasında Yunan ordularının büyük kısmını kuşatarak yok etti. Türk ordularının imha hareketinden kurtulabilen ve General Franko kumandasında toplanan I. ve II. Yunan piyade tümenleriyle, bir süvari tugayı ve meşhur Palantras Müfrezesi, I. kolordunun taarruzu karşısında 30 ve 31 Ağustos günlerinde Hallaçlar-Kaplangı dağı hattında kesin bir mağlubiyete uğratıldı. General Franko, 1 Eylül 1922 günü ümitsiz bir halde Uşak’ın Kapaklar-Kusura Deresi-Elma Dağı hattında tutunmaya çalıştı. Sonra da Karlık istikametinde ilerleyen 6. Tümenin önünde tutunamayarak kaçtı.
Birlikler, 1 Eylül 1922 günü ikindi vakti Uşak ovasında şehre doğru süratle ilerlerken, şehir yanıyordu. Bu sırada şehre ilerleyen birliklerin başında Kumandan İzzettin Çalışlar bulunuyordu ve 2 Eylül 1922’de Uşak işgalden kesinlikle kurtuldu.1 Eylül Uşak’ın kurtuluşu olarak kutlanır.
Yunan başkomutanı Trikopis’in esir alınışı[değiştir | kaynağı değiştir] Uşak için gurur kaynağı olan konulardan biri de Yunan başkomutanı Trikopis’ in, Eylül 1922’de Atatürk’ün komutasında bulunan Kafkas Tümen Komutanı Halit Bey tarafından Uşak’ta yakalanmasıdır.
30 Ağustos 1922’de Dumlupınar Başkumandanlık Meydan Muharebesi’nde bozguna uğrayan Yunan Ordusu’nun büyük bir kısmı, Dumlu, Büyükoturak, Banaz, Kızılhisar ve Kapaklar üzerinden Uşak’a doğru çekilirken Yunan orduları başkomutanı General Trikopis’in de içinde bulunduğu büyük bir birlik, Comburt Ovası’nı geçerek 2 Eylül 1922 günü Aşağıkaracahisar köyüne gelmişti.
Aynı gün 5. Kafkas Tümeni’ne mensup birlikler, muhtelif savaşlar vererek ve Elma Dağı’nın güneydoğusunda bulunan Göğem Köyü’nün doğu yakasına yaklaştığında, Karacahisar ve Çamyuva (Mıngırap) köylerinin yanmakta olduğu haberini almışlardı.
Bir müddet sonra küçük rütbeli bir Yunan subayı, tümen kumandanının yanına gelerek General Trikopis’in teslim olmaya karar verdiğini söyledi. 5. Kafkas Fırkası Kumandanı Halit Bey, Liva Komutanı Hopalı Ali Rıza Bey’e Yunan subayının getirdiği haberi bildirdi ve gidip Yunanlar’ı teslim almasını emretti.
2 Eylül 1922 gecesi saat 22:30 sıralarında Süvari Bölüğü Komutanı Sivaslı Yüzbaşı Ahmed Bey, esir generaller ile maiyetlerini Bölmeli Tepe’deki (Çakmaklı Tepe) 5. Kafkas Fırkası Komutanı Albay Dadaylı Halit Bey’in (Halit Akmansü) yanına getirdi. Yunan komutanının Uşak’ta Atatürk’ün huzuruna çıkarıldığı ev şu an müze olarak ziyarete açıktır.
Uşak’ın il oluşu[değiştir | kaynağı değiştir] 15 Temmuz 1953 tarihine kadar Kütahya’nın ilçesi olan Uşak, kendisine bağlı Sivaslı, Ulubey, Banaz ve Karahallı bucaklarının ilçe haline getirildiği düzenlemeyle il olmuştur. Aynı tarihe kadar Manisa’nın ilçesi olan Eşme ilçesi de (Güre, Sirge ve İnay bucaklarıyla birlikte), Uşak’a bağlanmıştır. Bu yıldan sonra Kütahya ili Gediz ilçesinden 13 köy ve Altıntaş ilçesinden 3 köy; Manisa ili Selendi ilçesinden 1 köy ve Afyonkarahisar ili Sandıklı ilçesinden 1 köy Uşak’a bağlanmıştır.
Atatürk ve Uşak[değiştir | kaynağı değiştir] Atatürk Uşak’a ilk defa 2-3 Eylül 1922 tarihinde komutan olarak, ikincisi 16 Ekim 1925 tarihinde cumhurbaşkanı olarak ve üçüncü defa ise 1934 yılında İran Şahı Rıza Pehlevi ile birlikte gelmiştir. Ayrıca Atatürk’ün eşi Latife Hanım da İzmir’deki Uşaklı tüccarlar ailesi olan Uşşakizadelerdendir.
Uşak hakkında yazılanlar[değiştir | kaynağı değiştir] Uşak’ta Lidya, Frigya, Hellen, Roma, Selçuklu ve Osmanlı gibi birçok uygarlığın izleri görülebilmektedir.
Uşak’la ilgili geçmişe ait bilgilerden birini, ünlü gezgin Katip Çelebi, Cihannüma isimli eserinde verir: Uşak, Kütahya’dan batıya bir merhale Murat Dağı yakınında, bir dere içinde kaleli bir kasaba, 150 adet köyü bulunan mamur bir kazadır. Kasabası geniş bir ovanın doğusuna düşüp köyleri o ovada bulunmaktadır. Seccade ve halısı meşhurdur.
Bir diğer gezgin Evliya Çelebi ise Uşak halısı hakkında bilgiler verir. Seyahatname’de, Uşak halısının çok kıymetli olduğu ve değişik bölgelere ihraç edildiği yazılıdır. Evliya Çelebi Uşak’ta Rum ve Ermeniler’in kalabalık bir nüfusa sahip olduğundan da bahseder. Tarih boyunca Uşak’ta Türklerle birlikte Rum ve Ermeniler dostluk içinde yaşamışlar.
Wilhelm Von Bode ve Ernest Kühnej adlı iki Alman araştırmacı Uşak halıcılığına dair yaptıkları ve 20. yüzyılın ilk çeyreğinde birkaç basımı yapılan eserde; gerek Hollanda ve gerek Birleşik Krallık’taki yüksek sınıfa mensup ailelerin evlerinde 18. yüzyıldan kalma Uşak halılarının bütün odaları kaplamakta olduğundan bahsederler. Bugün de Berlin Bergama Müzesi’nde sergilenmekte olan 15. yüzyıla ait madalyon tipli büyük halı Uşak halılarının o dönemdeki değerine bir örnek teşkil eder.
Coğrafi yapı[değiştir | kaynağı değiştir] Genel konumu[değiştir | kaynağı değiştir]
Uşak İli’ni, ilçeleri bazında gösteren bir harita.
Uşak ili komşu iller olan Kütahya ve Afyonkarahisar gibi Ege Bölgesi ile İç Anadolu Bölgesi arasında bir geçit oluşturan İç Batı Anadolu Bölümü üzerinde yer alır. Genel olarak ilin kuzey, kuzeydoğu ve doğu kesimleri dağlarla ve güneybatısı yüksekliği 1000 metrenin altında olan ovalarla kaplıdır.
Uşak’ın kuzeyinde Kütahya iline bağlı Şaphane, Gediz ve Dumlupınar ilçeleri, doğusunda Afyonkarahisar iline bağlı Sinanpaşa ve Hocalar ilçeleri, güneyinde Denizli iline bağlı Çivril, Bekilli, Çal, Güney ve Buldan ilçeleri, batısında ise Manisa iline bağlı Sarıgöl, Alaşehir, Kula ve Selendi ilçeleri bulunmaktadır.
İl toprakları 5341 km2’lik yüzölçümüyle Türkiye alanının yaklaşık % 0,7’sini kaplar.
Murat Dağı, Bulkaz Dağı ve Ahır Dağı ilin kuzey, kuzeydoğu ve doğudaki doğal sınırını oluşturur. Bu dağlar il topraklarını Kütahya ve Afyonkarahisar’dan ayırır. İl topraklarında ağırlıklı yeri platolar tutar.
Yeryüzü şekilleri[değiştir | kaynağı değiştir] Dağlar[değiştir | kaynağı değiştir] Dağlar, il topraklarının % 37’sini kaplar. Uşak’taki dağlar ilin kuzey, kuzeydoğu ve doğu kesiminde bir silsile halinde bulunmaktadır. Uşak-Kütahya sınırındaki Murat Dağı 2312 metre yüksekliğiyle ilin en yüksek kesimini oluşturur. İlin ikinci yüksek dağı Sivaslı ilçesinin doğusunda, yüksekliği 1990 metre olan Bulkaz Dağı’dır. Bu dağın doğu kesimleri Afyonkarahisar ili sınırları içinde kalır. Uşak Ovası’nın kuzeyinde yer alan Elma Dağı’nın yüksekliği ise 1805 metredir. İl alanının % 57,5 gibi büyük bir bölümünü kaplayan platolarda yer yer tepelik alanlara rastlanır. Uşak ilindeki dağlar şunlardır:
Bulkaz Dağı
Elma Dağı
Ahır Dağı
Bunların dışında Eşme ilçesinde yükseklikleri 1000-1200 metre civarında olan Kemer, Omurbaba, Ahmetler ve Kurtdağı tepeleri ormansız ve çıplak tepelerdir. Karahallı ilçesinde önemli özelliği olan dağ yoktur. Ulubey ilçesinde ise son yıllarda Türkiye’nin en büyük altın madenlerinin (105 ton rezerv) tespit edildiği 1200 m. yükseltili Kışla Dağı bulunmaktadır.Kanyonunuda bulunmaktadır. Bu kanyonun özelliği, Amerika Birleşik Devletleri’nde bulunan Grand (Büyük) Kanyon’dan sonra Dünyanın 2. büyük kanyonu olmasıdır.
Ovalar[değiştir | kaynağı değiştir] Uşak il topraklarının % 5,5’ini ovalar kaplar. Uşak ilinde ovaların en önemlileri, Büyük Menderes’in kollarından olan Banaz Çayı etrafında gelişen 900 m. yükseltili Banaz Ovası ile bunun batısındaki 880 m. yükseltili Uşak Ovası’dır. Ayrıca Sivaslı Ovası (930 m.) ve Sirge Ovası (410 m.) da Uşak’taki ovalardan bazılarıdır.
Su Kaynağı[değiştir | kaynağı değiştir] Uşak’ta iki önemli ırmak vardır. Bunlar Büyük Menderes’in kolu olan Banaz Çayı ve Gediz Nehri’dir. Ayrıca Banaz Çayı ve Gediz Irmağı’na katılan çok sayıda küçük akarsu vardır.
İklim[değiştir | kaynağı değiştir]
[gizle]Nuvola apps kweather.svg Uşak iklimi Weather-rain-thunderstorm.svg
Aylar Ocak Şubat Mart Nisan Mayıs Haziran Temmuz Ağustos Eylül Ekim Kasım Aralık Yıl
En yüksek sıcaklık rekoru, °C 18,3 20,0 27,0 30,0 32,1 36,6 40,2 38,2 35,7 32,2 26,0 21,8 40,2
Ortalama en yüksek sıcaklık, °C 7,1 8,0 12,1 16,5 21,9 26,8 30,6 30,7 26,4 20,4 13,8 8,7 18,6
Ortalama sıcaklık, °C 2,4 3,1 6,4 10,8 15,9 20,5 23,7 23,7 19,0 13,6 7,9 4,1 12,6
Ortalama en düşük sıcaklık, °C −1,1 −0,8 1,5 5,4 9,4 12,9 15,9 15,9 12,0 8,1 3,5 0,7 6,9
En düşük sıcaklık rekoru, °C −15,4 −15 −12,5 −6,2 −1 4,4 7,6 8,0 2,6 −2,2 −8,2 −12 −15,4
Ortalama yağış, mm 71,3 62,9 54,2 59,5 45,2 20,8 16,9 9,6 15,8 42,1 67,6 75,6 541,5
Kaynak: Türkiye Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü[7]
Yağışlar[değiştir | kaynağı değiştir]
Uşak, Akdeniz yağış rejiminin etkili olduğu bir alandadır. Yağışlar en çok kış aylarında görülür. Yaz ayları ise kuraktır.
Mevsimlere göre yıllık yağış dağılımı
Kış % 43,6
İlkbahar % 28,2
Yaz % 8,8
Sonbahar % 19,4
İlde yağışlar ilçelere göre de farklılık gösterir. En çok yağış alan ilçe Banaz, en az yağış alan ilçe ise Eşme’dir.
Rüzgârlar[değiştir | kaynağı değiştir] Uşak’ta egemen olan rüzgarlar; günbatısı, gündoğusu ve karayeldir. İl merkezinde ortalama rüzgar hızı saniyede 2,8 metredir. Batı rüzgarları Uşak’ta en hızlı esen rüzgarlardır. Bu rüzgarların hızı saniyede 29,6 metreye kadar yükselir.
Bitki örtüsü[değiştir | kaynağı değiştir] Uşak, Ege ve İç Batı Anadolu Bölgeleri arasında geçit yeri olduğundan bitki örtüsünde de her iki bölgenin özellikleri göze çarpar. Ancak Uşak, Ege Bölgesi’ne göre daha soğuk olduğundan Ege Bölgesi’nin tipik bitki örtüsü olan zeytine pek rastlanmaz. İlde, dağlarda çok sık ormanlara rastlanır. Çok çeşitli ağaç türlerinin olduğu bu ormanlarda yaygın ağaç türleri; meşe, karaçam, kızılçam, dişbudak, ahlat, karaağaç, çınar ve ardıçtır.
Nüfus[değiştir | kaynağı değiştir] 1924 Türk Ticaret Salnamesinde Uşak merkezinin nüfusu 15 bin, Uşak kazasına bağlı nahiye ve köylerin (150 civarında köy ve Karahallı, Ulubey ve Banaz Nahiyeleri) nüfusu ise 70 bindir. Buna göre 1924′ te Cumhuriyet’ in 1. yılında Uşak ta 85 bin kişi yaşamaktadır. 1926 tarihli Türkiye Cumhuriyeti Devleti Salnamesinde ise Uşak’ ın nüfusu 91.298 kişi olarak verilmektedir.
Cumhuriyet Devrinin ilk nüfus sayımı 28 Ekim 1927 de yapılmıştır. Bu sayım sonuçlarına göre Uşak Kazası’ nın toplam nüfusu 88.463 olarak tespit edilmiştir. Bunun 40.965 i erkek. 47.678 i kadındır. Yine aynı nüfus sayımı sonuçlarına göre merkez nüfusu 16 887′ dir.
İlçe sayısının az olması, merkez ilçenin gelişen sanayisiyle göç alması ve ilçelerde nüfus artışının az oluşu nedeniyle merkez ilçenin genel nüfus içindeki payı sürekli artmıştır. 1965 yılında nüfusun % 37′ si merkez ilçede yaşarken 2014 yılında bu oran % 66 seviyesine yükselmiştir. Merkez ilçe ağırlıklı bir nüfusa sahip Uşak, bu ağırlığını diğer alanlarda da hissettirmektedir.
2013 yılı verilerine göre il nüfusunun %35’i 25 yaşın altında, %54’ü 25-64 yaş arasında, %11’i 65 yaş üstü nüfusu oluşturmaktadır[8].
2015 yılı nüfus verilerine göre; il ve ilçe merkezlerinde 248.683, belde ve köylerde 104.365 kişi yaşamaktadır.
Uşak il nüfus bilgileri
Yıl Toplam Sıra Fark Şehir – Kır
1965[9] 190.536 62
%30 57.133133.403 %70
1970[10] 207.512 62 %9Dark Green Arrow Up.svg
%34 69.926137.586 %66
1975[11] 229.679 64 %11Dark Green Arrow Up.svg
%38 86.817142.862 %62
1980[12] 247.224 64 %8Dark Green Arrow Up.svg
%42 103.474143.750 %58
1985[13] 271.261 62 %10Dark Green Arrow Up.svg
%46 126.078145.183 %54
1990[14] 290.283 58 %7Dark Green Arrow Up.svg
%51 146.809143.474 %49
2000[15] 322.313 58 %11Dark Green Arrow Up.svg
%56 182.040140.273 %44
2007[16] 334.115 51 %4Dark Green Arrow Up.svg
%65 217.267116.848 %35
2008[17] 334.111 53 -%0Red Arrow Down.svg
%65 217.567116.544 %35
2009[18] 335.860 52 %1Dark Green Arrow Up.svg
%66 221.714114.146 %34
2010[19] 338.019 52 %1Dark Green Arrow Up.svg
%67 225.570112.449 %33
2011[20] 339.731 53 %1Dark Green Arrow Up.svg
%67 228.785110.946 %33
2012[21] 342.269 52 %1Dark Green Arrow Up.svg
%68 233.659108.610 %32
2013[22] 346.508 52 %1Dark Green Arrow Up.svg
%69 238.563107.945 %31
2014[23] 349.459 52 %1Dark Green Arrow Up.svg
%70 242.889106.570 %31
2015[24] 353.048 52 %1Dark Green Arrow Up.svg
%70 248.683104.365 %30
Cumhuriyet’in ilk sayımından günümüze kadar Uşak Merkez nüfusu:
Yıllara göre Uşak İl Geneli nüfus miktarı
1927 109.581
1935 130.437
1940 136.211
1945 144.955
1950 159.046
1955 172.054
1960 192.382
1965 198.144
1970 213.037
1975 230.540
1980 247.371
1985 271.472
1990 290.398
2000 322.313
2010 338.019
2011 339.731
2012 342.269
2013 346.508
2014 349.459
Görüldüğü gibi 1950’li yıllara kadar Türkiye’nin nüfus artış eğiliminin benzeri bir artışa sahip Uşak 20.000’in altında nüfusa sahipti. 1950 sayımında, o tarihte bağlı bulunduğu Kütahya il merkezini nüfus olarak geçmiş (Uşak: 19.636, Kütahya: 19.448) ve 1953 yılında il olmuştur. 1955 sayımından itibaren ülkede görülen kentleşme atılımıyla birlikte hızla göç almış ve büyümüştür. Nüfusu son 50 yılda 6 kat; son 20 yılda ise yaklaşık 2 kat artmıştır.
İlçelerinden Banaz ilçe merkezi, en hızlı büyüyen ilçedir. Banaz 1935’te 662 nüfuslu bir bucak merkeziyken; 1953’te ilçe olmuş, 1955’te 2304 nüfusuyla Uşak ilinin en küçük ilçe merkezi olmuştur. Ankara – İzmir karayolu üzerinde yer alması sebebiyle diğer ilçeler göre daha hızlı gelişmiştir. 2000 yılında merkezinin nüfusu 16.000’i aşmıştır.
Eşme ilçesi esas geçim kaynağı olan tarım nedeniyle daha yavaş bir büyüme sergilemektedir. Son yıllarda ilçede gelişen kanatlı et üretimi ve hayvancılık sayesinde yeniden büyümeye başlamıştır. 1970’te 6.200 olan ilçe merkezi, 2014’te 14.396 nüfusa ulaşmıştır.
Karahallı ilçe merkezi 1953’te ilçe olduğu tarihte Uşak’ın en büyük ilçe merkezi iken, 2007 sayımına göre en küçük ilçe merkezi durumuna gelmiştir. (1955: 4922; 2014: 4106) Bu durumun başlıca sebebi, ekonomisinde tarımdan çok dokumacılığın önemli olması ve ülkede gelişen teknolojiye karşın, ilçede geleneksel üretimin rekabet edememesi dolayısıyla ilçenin göç vermesi. Bu durumu önlemek için son yıllarda ilçeye Organize Sanayi Bölgesi yapımına başlanmıştır. Özellikle İstanbul ve Bursa’ya göç etmiş Karahallılar ilçeye yatırım yapmaya başlamıştır.
Sivaslı ilçesi Banaz’dan sonra 2. sırada nüfus artışına sahip ilçedir. Özellikle ilçede çilek tarımının başlatılmasıyla ilçe büyümeye başlamıştır. İlçe olduğu tarihte 3000 kadar nüfusa sahip olan Sivaslı günümüzde 6911 nüfusa sahiptir. Ayrıca ilçe 5 tane kasaba barındırmaktadır.
Ulubey ilçesi ise Karahallı’dan sonra en fazla nüfus kaybeden ilçedir. 2000’lere kadar 19.000 – 20.000 olan ilçe nüfusu, 2014’te 13.647’ye düşmüştür. Bunun başlıca nedeni il merkezine olan göçler olarak gösterilebilir. İlçe merkezi ise 1955’ten bugüne kadar 5100 civarında değişen durağan bir nüfusa sahiptir.
Ekonomi[değiştir | kaynağı değiştir]
Uşak Şeker Fabrikası kurucularının 1926 yılında çektirdikleri fotoğraf. Oturanlar (sağdan sola): Tarakcıoğlu İbrahim Efendi, Bacakoğlu İsmail Efendi, Mehmet Hacım (elinde asa var), Molla Omaroğlu Nuri Bey (Nuri Şeker), Donbayoğlu Hacı Osman Efendi. Ayaktakiler (sağdan sola): Köleoğlu Süleyman Efendi, Buğdaylıoğlu Hüsamettin Efendi, Okkaoğlu Ahmet Efendi, Eyüboğlu, Bayraktaroğlu Mehmet Ali Efendi
Uşak ilinde ekonomik hayat; tarımsal faaliyetler, hayvancılık ve süt ürünleri imalatı, tekstil ve deri ürünleri imalatı, gıda ürünleri imalatı, madencilik, seramik ürünleri imalatı oluşturmaktadır.
Tarımsal faaliyet olarak tarla bitkileri, meyve ve sebze üretimi ele alındığında; fiğ vb yeşil ot, arpa, buğday, şekerpancarı ve mısır başlıca tarla ürünlerini oluşturmaktadır. Meyvecilikte üzüm üretimi ön plana çıkmaktadır. Bunun yanı sıra elma, kiraz, vişne ve armut diğer önemli meyvecilik ürünleridir.
Kuruluşundan itibaren geçiminin önemli bir kısmını topraktan elde eden Uşak, tarihi gelişimi içinde halısı, kilimi ve buna benzer el sanatlarıyla da tanınmıştır. Cumhuriyet’in ilk yıllarında Uşak Şeker Fabrikası’nın kurulmasıyla bir sanayi şehri görünümüne kavuşmuştur. Dokuma, tabakçılık, trikotaj ve toprak sanayisi ile irili ufaklı imalathane ve fabrikaları da içinde barındıran bir ekonomiye sahiptir.
Uşak, Türkiye’de ilk sanayi kuruluşlarının ortaya çıktığı illerden biridir. Uşak’ta imalat sanayiinin kurulmasında belirleyici rolü halıcılık oynamıştı. Bölgede dış pazara yönelik üretimin gelişmesi ister istemez halı dokumacılığında kullanılan girdilerin bölgede üretilmesini gerektiriyordu. Halıyla ilgili girdilerin bir bölümü geleneksel yöntemlerle yapılıyordu. Ancak üretimin artmasıyla geleneksel olarak üretilen girdiler talebi karşılayamıyordu. Bu durum fabrikasyon üretimi zorunlu hale getiriyordu. Uşak’lı tüccarlar ilk yün ipliği fabrikasının yapımına giriştiler. İlk olarak 1905’te Bıçakçızade Biraderler ve Mehmet Zeki Kumpanyası İplik Fabrikası açıldı. Bunu 1917’de açılan Hamzazadeler ve Şürekası Şayak Fabrikası izledi. 20. yüzyıl başlarında Türkiye’de çok az sayıda fabrika olduğu düşünülürse, Uşak’ta iplik fabrikalarının Uşak’lı girişimciler tarafından kurulması ve yaşatılması dikkat çekicidir. 1913 yılında yapılan sanayi sayımına göre Türkiye’de yün ipliği üreten ve yün dokumacılığı yapan 13 kuruluş vardı ve bunun üçü Uşak’taydı.
Alaşehir-Afyon demiryolunun 1869 yılında tamamlanmasıyla İzmir Metropolü ile Uşak arasında ulaşım kolaylaşmış ve kilim ve halı ticareti daha da canlanmıştır. Bu yüzden Uşak garının tarihi çok eskilere dayanır.
1926 tarihli Uşak Şeker Fabrikası hisse senedi
Cumhuriyet’in ilk yıllarında Uşak, Türkiye’nin sanayileşme hamlesine önderlik eden bir il olmuştur. Türkiye’nin ilk şeker fabrikalarından biri olan Uşak Şeker Fabrikası1926’da işletmeye açılmıştır. Uşak Şeker Fabrikası, Cumhuriyet tarihindeki ilk özel yatırımdır.[kaynak belirtilmeli]
1970’lerden sonra Uşak imalat sanayiinde yeniden bir canlanma olmuştur. Büyük bir bölümü yerel sermaye tarafından gerçekleştirilen ve imalat sanayiinin çeşitli alanlarına dağılan çeşitli yatırımlar gerçekleştirilmiştir.
Uşak kamu yatırımı almadan büyüyen bir ildir. Bu durum, halkın ticarete olan ilgisine bağlanabilir.
Cumhuriyetin ilk yıllarında Türkiye’nin sanayileşme hamlesine öncülük eden Uşak, bu görevine zaman içinde de devam etmiştir. Ana üretim konusunu tekstil, deri ve seramik oluşturmaktadır. Hali hazırda Türkiye’de tüketilen zig derinin % 60’ı, gazlı sargı bezinin % 91’i, pelüş battaniyenin % 90’ı, yün ipliğin % 65’i, seramiğin % 22’si Uşak’ta üretilmektedir.[kaynak belirtilmeli]
Şehirde son tespit edilen durumlardan biri de; Türkiye’nin ve Avrupa’nın en zengin altın maden yataklarının Uşak’ta olmasıdır.
Eşme’de el yapımı kilim, Sivaslı ilçesinde; çilek üretimi çok yoğundur. Banaz ilçesi de kiraz üretimi konusunda öncüdür. Sivaslı, Eşme ve Banaz’da Haziran ayı içerisinde festivaller düzenlenir.
Compass rose pale.svg Balıkesir Kütahya Kütahya
g t d
Compass rose pale.svg
Manisa, İzmir Kuzey Afyonkarahisar
Batı Uşak Doğu
Güney
Aydın Denizli Isparta
Uşak İl Merkezi’nin Bazı Merkezlere Uzaklığı (Km)
Şehir İstanbul Ankara İzmir Bursa Adana Antalya Eskişehir Konya Samsun Trabzon Gaziantep Diyarbakır Van Denizli Manisa Kütahya Afyonkarahisar
Uzaklık (km) 491 368 211 311 689 293 217 339 782 1115 894 1207 1551 146 193 139 116
Karayolları Genel Müdürlüğü[25]
Kültür[değiştir | kaynağı değiştir]
El yapımı Eşme kilimi
Uşak eskiden beri kültür ve eğitim çalışmalarına önem vermiş bir ildir. 1671 yılında Uşak’a gelen Evliya Çelebi, eserinde burada alim ve ileri gelenlerin çok olduğundan bahsetmiştir.
Cumhuriyet’in ilanından önce Uşak’ta faaliyet gösteren 26 medrese ve çok sayıda mektep bulunmaktaydı.
Eğitim[değiştir | kaynağı değiştir] Uşak ili Uşak üniversitesi ve kaliteli eğitim veren liselerini bulundurması bakımından da önemli bir ilimizdir. Uşak Fen lisesine her yıl çevre ilçe ve illerden pek çok öğrenci gelmektedir.
Popüler kültür[değiştir | kaynağı değiştir]
Uşak’ta çekilen bazı film ve klipler
Yılanların Öcü (Başrol: Kadir İnanır, Fatma Girik, Serpil Çakmaklı, Erdal Özyağcılar)
Eğreti Gelin (Demiryolu sahneleri. Başrol: Müjde Ar, Nurgül Yeşilçay, Onur Ünsal, Fikret Hakan)
Aşk Mahkûmu (Başrol: Kerem Alışık)
Koyver Kendini Gitsin (Başrol: Levent Kırca)
Kurşun Yarası (Başrol: Berdan Mardini)
Ateşin Düştüğü Yer (Başrol: Levent Kırca)
Son İstasyon (Başrol: Levent Kırca, Damla Sönmez, Korel Cezayirli, Suna Selen)
Deli Saraylı (Başrol: Perran Kutman, Çetin Tekindor, Melis Birkan, Özge Özpirinççi)
Harbi Define (Başrol: Cengiz Küçükayvaz, Sinan Bengier, Haldun Boysan, Önder Açıkbaş)
Kara Tren (Özhan Eren klibi)
Genellikle demiryolu belgeselleri başta olmak üzere belgeseller.
Uşak halk türküleri[değiştir | kaynağı değiştir]
Vikikaynakta Uşak halk türküleri kategorisi bulunmaktadır
Bazı meraklıların ve halk müziğine gönül vermiş birkaç Uşaklının sayesinde birçok Uşak halk türküsü radyo repertuarlarında bulunmaktadır.bunlardan bazıları arpalar hasır oldu,aşağıdan gelir yörük evleri,aşağıdan geliyor fadimem,aşağıdan geliyor gül ayşe,ay bulutta,ayağında mesi var,ayşe dedim adına,bahçenin harımıyım,bahçenizde güren var,binnaz kızı naz kızı,çattılar kazan taşını,çay başında çırpınıyor baykuşlar,çeşmeden döndü geliyor,çeşmeden dudu geçti,ekinler ekilirken,evlerinin önü kuyu,evlerinin önünde bulgur dibeği,evren köyün alt yanında bostanı,ey su yolu,feslikanım dam başında,karanfil oylum oylum,göç dereden gece geçtim,gül kurusu kalburda,hadi gidem garadaşa,hani benim yemenim,harman yeri düz düze,islicenin çeşmeleri,ince karanfildir kavganın başı,islamoğlu,karşı karşı evimiz,kiremitte buzmusun,küp dibinde bulgurum,meleme koyunum vaz geç kuzundan,nazoğlunun biber gibi benleri,ormandan gel,pabucumun beli kırık sürürüm,paşa beyin merdivenden inişi,penceresi yeşil perde,portakalın sarısı(memduh bey)siyah keten carım var,sizin dükkân bizim dükkân demirden,uzun uzun kamışlar,vardım takmak hanına,yılan aktı kamışa,yordu beni evinizin yokuşu vs..
Uşak’ta Batı Anadolu ağzı kullanılmaktadır.[26]
Turizm[değiştir | kaynağı değiştir] İlden E-23 karayolu geçmektedir. Bu açıdan Uşak önemli bir yerdedir. Tarihi ve doğal zenginliklere sahip olmasına rağmen tesis azlığı ve yetersiz tanıtım nedeniyle turizm sektörü Uşak’ta yeterince gelişememiştir.
İlin doğal güzellikleri ve mesire yerleri[değiştir | kaynağı değiştir] İl merkezindeki mesireliklerin yanında Banaz ilçesinde Evrendede ve Çokrağan, Sivaslı ilçesinde de Evrenli (Doğal Park) Mesire Yeri bulunmaktadır. ayrıca Ulubey Kanyonu, ABD’nin Arizona Eyaleti sınırları içerisinde bulunan Büyük Kanyon’dan sonra dünyanın en büyük 2. kanyonudur.
Ulubey Kanyonu[değiştir | kaynağı değiştir] Uşak ilinin Ulubey ilçesi sınırları içerisinde bulunan kanyon. ABD’nin Arizona Eyaleti sınırları içerisinde bulunan Büyük Kanyon’dan sonra dünyanın en büyük 2. kanyonudur. Bugüne kadar bilinmeyen kanyon, Ulubey Çayı ve Banaz Çayı boyunca devam eden bir ana kanyon ile buna bağlanan onlarca büyük yan kanyonlardan oluşur. Ulubey çayı, bütün kanyonu adeta saklı bir cennete çevirmiştir.
Merkez Akse Çamlığı[değiştir | kaynağı değiştir] Akse Çamlığı 70 hektar genişliğindedir. Uşak’a uzaklığı 4,5 km olup Kurtbaba mevkiinde bulunmaktadır.
Mesire yerinin asli ağaç türü kızılçamdır. Çamların yaş ortalaması 50-100 yıl arasında değişmektedir.
Topografik durum açısından fazla arızalı değildir. Birkaç kuru dere ile vadilere ayrılmış durumdadır. Çamlığın yolu her araç için her zaman gidiş ve gelişe müsaittir.
Göğem Köyü Çamlığı[değiştir | kaynağı değiştir] Yunan başkumandanı General Trikopis’in esir alındığı tepeyi ve bu tepede dikilen zafer anıtını görüş sahası içine alan bu çamlık Uşak’a 15 km uzaklıktadır. 1961 yılında bölmeli tepeye anıt inşaa olunurken bu çamlığa da valilik ve İller Bankası’nca üç adet dinlenme evi yaptırılmıştır.
Çokkozlar[değiştir | kaynağı değiştir] Merkeze 3 km uzaklıkta ve Uşak-Sorkun yolu üzerinde, dere yolu bağları arasındadır. Bir zamanlar Evliya Çelebi’nin de ziyaret edip beğendiği tarihi bir mesireliktir. Yenileme çalışmaları 2009 yılında bitmiş, alan genişletilmiş ve çevre düzenlemesi yapılmıştır.
Ilıcaksubaşı[değiştir | kaynağı değiştir] Uşak’a en yakın bir su başı olan ve Ankara-İzmir asfaltının dibinde bulunan bu mesirelik meyilli bir dere içindedir. Ilıcaksu’dan Değirmenderesi’ndeki su değirmenleri yararlanmaktadır.
Huzur Park[değiştir | kaynağı değiştir] İzmir yolunun 5. km’sinde, yeşillikler ve çiçekler içinde bir dinlenme yeridir. Parkta Uşak yemeklerini tatma imkânının yanında spor yapma ve kayığa binme gibi aktiviteler de mümkündür.
Bölme beldesi etrafinda Şakşak, Kocal, Küçükçeşme, Cingöz, Kocaçeşme, Üyücek ve Aşıgöz mevkileri piknik alanı olarak kullanılmaktadır.
Kaplıcalar[değiştir | kaynağı değiştir] Banaz’daki Hamamboğazı, Ulubey’deki Aksaz ve Merkez ilçedeki Emirfakı ve Örencik köyü’ndeki kaplıcalar, Uşak’ta yer alan kaplıcalardır. Banaz’daki Hamamboğazı kaplıcası konaklamaya ilkbahar ve yaz aylarında uygundur.
Prehistorik çağlardan beri değişik medeniyetler tarafından iskan edilmiş olan Uşak ilinin hemen her tarafında bu medeniyetlere ait kalıntılara rastlamak mümkündür. Özellikle Hellenistik, Roma ve Bizans Çağı eserleri bölgenin en zengin arkeolojik buluntularıdır.
Ulubeyli Sülümenli Harabeleri, Sivaslı Selçikler Köyü Harabeleri, Sivaslı Payamalanı ve Banaz Ahat Köyü Harabeleri bu yerler arasındadır.
Tarihi köprüler[değiştir | kaynağı değiştir] Karahallı ilçesindeki Clandras Köprüsü yanında Çanlı Köprü, Halıpazarı Köprüsü ve Beylerhanı Köyü sınırları içindeki Beylerhan KöprüsüUlucak Köyü sınırları içerisinde yer alan Çatal (Değirmen) köprüsü Uşak’ın tarihi köprüleridir.
Tarihi camiler[değiştir | kaynağı değiştir] Uşak Ulu Camii 1419 yılında Germiyanoğlu Beyi II.Yakup Bey tarafından yaptırılmıştır. Mendepazarı’nda bulunan Karaali Camii 1519 yılında inşa edilmiştir. Burma Camii 16. yüzyılda inşa edilmiştir. Çakaloz Camii 19. yüzyılda inşa edilmiştir.
- Published in ÇATI YAPIMI HAKKINDA
Şanlıurfa ÇATI Aktarma Çatı Yapım USTASI Fiyatları
Şanlıurfa ÇATI, Şanlıurfa ÇATI YAPIMI, Şanlıurfa çatı tamiri, Şanlıurfa çatı aktarma, Şanlıurfa çatı fiyatları, Şanlıurfa çatı firmaları,
Şanlıurfa çatı firması, Şanlıurfa çatı ustası, Şanlıurfa çatı ustaları, Şanlıurfa çatı yapımı ustası, Şanlıurfa çatı tamir ustası, Şanlıurfa çatı montaj,
Şanlıurfa membran çatı, Şanlıurfa şıngıl çatı, Şanlıurfa kiremit çatı, Şanlıurfa pergole çatı, Şanlıurfa sundurma çatı, Şanlıurfa teras çatı,
Şanlıurfa ahşap çatı, Şanlıurfa demir çatı, Şanlıurfa profil çatı, Şanlıurfa çatı izolasyon, Şanlıurfa çatı firması,
UYGUN Çatı Kiremit aktarma Ustası
Şanlıurfa ÇATI Aktarma Çatı Yapım USTASI Fiyatları Önce Bölgeye uygulanacak çalışma için Şanlıurfa ÇAtı Aktarma Çatı Yapımı USTASI Alanında uzman ustalarımız keşif yaparak proje hazırlarlar.Şanlıurfa ÇAtı Aktarma Çatı Yapımı USTASI ustalarımız Analiz yapılan bölgeye gerekli duyulan malzemeyi saptarlar.
Şanlıurfa ÇAtı Aktarma Çatı Yapımı USTASI çalışma yapılacak alanlarda nelere ve İhtiyaç duyulduğu müşteriye paylaşılır,Şanlıurfa Kiremit çattı ustalarımız Tarafından Uygulamaya konulur.
Öncelik olarak Şanlıurfa geneline tüm bölgelerine Türkiye Geneline Şanlıurfa ilinde ÇAtı Aktarma Çatı Yapımı USTASI uygulamaları Şanlıurfa ÇAtı Aktarma Çatı Yapımı USTASI sistemleri profesyonel Şanlıurfa çatı ustalarımız tarafında güven ve kalite ilkelerini siz değerli müşterilerinine en ekonomik fiyatlar ile sunmaktadır.Şanlıurfa Kiremit Çatı Ustalarımız Türkiye genelinede hizmet vermektedirler.BİZE ULAŞIN
Talep oluşturmak için bize ulaşın. 0530 153 78 60
Şanlıurfa
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Şanlıurfa
Urfa
— İl & Büyükşehir —
Urfaskyline2.jpg
Balıklıgöl Urfa2.jpg Şanlıurfa Kale.jpg
Göbekli Tepe, Urfa.jpg Harran beehive houses (2).JPG
Fortress of Rumkale 01.jpg
Yukarıdan aşağıya: Şehrin görünümü,
Balıklıgöl ve Rızvaniye Camii, Urfa Kalesi,
Göbeklitepe, Harran evleri,
Rumkale
Şanlıurfa’nın Türkiye’deki konumu
Şanlıurfa’nın Türkiye’deki konumu
Ülke Türkiye
Bölge Güneydoğu Anadolu Bölgesi
İdari birimler 13 ilçe
Yönetim
– Belediye Başkanı Nihat Çiftçi (AK Parti)
– Vali Güngör Azim Tuna[1]
Yüzölçümü
– Toplam 19,451 km2 (7,5 mi2)
Nüfus (2015)
– Toplam 1,892,320[2]
– Yoğunluk 93/km² (240,9/sq mi)
Zaman dilimi DAZD (+2)
– Yaz (YSU) DAZD (+3)
Alan kodu (+90) 414
Plaka kodu 63
İnternet sitesi: www.sanliurfa.bel.tr
Şanlıurfa, eski ve halk arasındaki kısa adıyla Urfa, Türkiye’nin bir ili ve en kalabalık dokuzuncu şehri. 2014 sonu itibarıyla 1,845,667 nüfusa sahiptir. Doğuda Mardin, batıda Gaziantep, kuzeyde Adıyaman, kuzeydoğuda Diyarbakır illeri ve güneyde Suriye ile sınırı vardır. Şehrin eski isimleri Ur, Urhoy, Urhei, Orhei, Orhayi, Ruhai, Ruhha, Ar-Ruha, Reha ve Edessa’dır. Kurtuluş Savaşında gösterdiği başarının hatırasından dolayı 1984 yılında “Şanlı” unvanını almıştır.
Şanlıurfa’nın 13 ilçesi vardır. Ortalama yükseltisi 518 metre olan Şanlıurfa, 19.451 km2’lik yüz ölçümü ile Türkiye’nin en büyük yedinci ilidir.
1919 yılında, önce İngilizlerin, daha sonra Fransızların işgaline uğrayan Urfa, 11 Nisan 1920’de Urfalı milisler tarafından işgalden kurtarılmış; Urfa milletvekili Osman Doğan ve 17 arkadaşının, Kurtuluş Savaşı’nda gösterdiği kahramanlıktan dolayı Urfa ilinin adının Şanlıurfa olarak değiştirilmesine ilişkin kanun teklifi TBMM tarafından 6 Aralık 1984 tarihinde kabul edilerek kanunlaşmıştır. 2016 yılında ise Şanlıurfa halkının Türk Kurtuluş Savaşı’nda gösterdiği kahramanlıktan dolayı TBMM tarafından bu kente İstiklal Madalyası verilmiştir.[3]
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı 2011 yılına ilişkin “Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi Sonuçları” dikkate alınarak nüfusu 750.000’i aşan Şanlıurfa, 12 Kasım 2012 tarihli ve 6360 sayılı kanun ile büyükşehir oldu.
İçindekiler [gizle]
1 Tarihçe
1.1 Cumhuriyet dönemi
2 Coğrafya
2.1 İklim
3 Nüfus
4 Ekonomi
5 Kültür
5.1 Mutfak
5.2 Turizm
6 Spor
7 Yönetim
8 Altyapı
8.1 Ulaşım
9 Galeri
10 Kaynakça
11 Dış bağlantılar
Tarihçe[değiştir | kaynağı değiştir]
Urfa ve civarında Cilalı Taş Devri’nden beri yerleşilmektedir. Göbeklitepe Höyüğü, MÖ 11000 yıllarında kullanılan Dünya’nın bilinen en eski mabetinin bulunduğu yerdir.
Urfa Kur’an, İncil ve Tonah (Eski ahit/Tevrat)’ta geçen İbrahim peygamberin, doğum yeri olarak kabul edilir ve anısına Camii de bulunmaktadır. Ayrıca Peygamber Eyüp’ün de (İncil ve Eski ahitte Job) doğum yeri olarak kabul edilir.[4]
Urfa kent merkezinin altında bugünkü Balıklıgöl’ün kuzeyinde yapılan bir keşif sonucu, Urfa kent merkezi tarihinin MÖ. 9500’e Çanak-Çömleksiz Neolitik Döneme kadar uzandığı görülmüştür.
11.500 yıllık tarihi süreç içerisinde Ebla, Akkad, Sümer, Babil, Hitit, Hurri-Mitanni, Arami, Asur, Pers, Makedon (Hellenistik Dönem), Roma, Bizans gibi uygarlıkların egemenlikleri altında yaşamıştır.
Urfa, 1094 yılında Büyük Selçuklu hâkimiyetine girmiştir. 1098’de Haçlı Edessa Kontluğu, daha sonra sırasıyla Eyyubiler, Memluklular, Karakoyunlular, Timurlular Devleti, Akkoyunlular, Safeviler ve en son da 1516’da Yavuz Sultan Selim’in memlükleri mercidâbık savaşında yenmesiyle Osmanlı sınırları içine katılmıştır. Önceleri Rakka Eyaleti sınırları içerisinde yer alan Urfa, 1876’da Halep Vilayetine bağlanmış, 1916’da ise bağımsız bir sancak olmuştur.
Cumhuriyet dönemi[değiştir | kaynağı değiştir] I. Dünya Savaşı’na kadar Osmanlıların elinde olan Urfa, 1919 yılında önce İngilizler, daha sonra da Fransızlar işgal edilen şehir, 11 Nisan 1920’de düşman işgalinden kurtarılmıştır. Cumhuriyet sonrasında 1924’te il olmuştur. 2010 yılında ise seçim öncesinde Şanlıurfa’nın büyükşehir belediye haline getirilmesi planlanmış ve 2012’nin son çeyreğinde diğer 13 il gibi Büyükşehir belediyesi haline gelmiştir.[5]
2012 yılında çıkarılan 6360 sayılı kanun ile Şanlıurfa’da sınırları il mülki sınırları olan büyükşehir belediyesi kuruldu ve 2014 Türkiye yerel seçimlerinin ardından büyükşehir belediyesi çalışmalarına başladı.[6]
Coğrafya[değiştir | kaynağı değiştir]
İklim[değiştir | kaynağı değiştir]
[gizle]Nuvola apps kweather.svg Şanlıurfa iklimi Weather-rain-thunderstorm.svg
Aylar Ocak Şubat Mart Nisan Mayıs Haziran Temmuz Ağustos Eylül Ekim Kasım Aralık Yıl
En yüksek sıcaklık rekoru, °C 21,6 22,7 29,5 36,4 40,0 44,0 46,8 46,2 42,0 37,8 29,4 26,0 46,8
Ortalama en yüksek sıcaklık, °C 10,0 11,9 16,5 22,3 28,6 34,6 38,7 38,3 33,9 26,9 18,5 12 24,3
Ortalama sıcaklık, °C 5,6 7,0 10,9 16,2 22,1 28,1 31,9 31,3 26,8 20,1 12,7 7,5 18,3
Ortalama en düşük sıcaklık, °C 2,2 2,9 6,0 10,5 15,5 20,7 24,3 24,0 20,1 14,7 8,4 4,1 12,7
En düşük sıcaklık rekoru, °C −10 −11,4 −7,3 −3,2 6,0 10,0 15,2 16,0 11,2 2,5 −6 −6,4 −11,4
Ortalama yağış, mm 84,8 71,0 66,1 49,2 29,1 4,0 0,6 0,8 2,9 25,8 45,4 78,7 458,4
Kaynak: Meteoroloji Genel Müdürlüğü[7]
Nüfus[değiştir | kaynağı değiştir]
Ayrıca bakınız: Şanlıurfa’nın ilçeleri
Şanlıurfa il nüfus bilgileri
Yıl Toplam Sıra Fark Şehir – Kır
1965[8] 450.798 28
%33 150.383300.415 %67
1970[9] 538.131 25 %19Dark Green Arrow Up.svg
%38 205.524332.607 %62
1975[10] 597.277 25 %11Dark Green Arrow Up.svg
%44 264.119333.158 %56
1980[11] 602.736 27 %1Dark Green Arrow Up.svg
%47 282.419320.317 %53
1985[12] 795.034 19 %32Dark Green Arrow Up.svg
%50 401.450393.584 %50
1990[13] 1.001.455 15 %26Dark Green Arrow Up.svg
%55 551.124450.331 %45
2000[14] 1.443.422 9 %44Dark Green Arrow Up.svg
%58 842.129601.293 %42
2007[15] 1.523.099 10 %6Dark Green Arrow Up.svg
%60 919.832603.267 %40
2008[16] 1.574.224 10 %3Dark Green Arrow Up.svg
%56 885.929688.295 %44
2009[17] 1.613.737 10 %3Dark Green Arrow Up.svg
%56 899.774713.963 %44
2010[18] 1.663.371 9 %3Dark Green Arrow Up.svg
%55 922.539740.832 %45
2011[19] 1.716.254 9 %3Dark Green Arrow Up.svg
%55 951.925764.329 %45
2012[20] 1.762.075 9 %3Dark Green Arrow Up.svg
%55 975.455786.620 %45
2013[21] 1.801.980 9 %2Dark Green Arrow Up.svg
%100 %0
2014[22] 1.845.667 9 %2Dark Green Arrow Up.svg
%100 %0
2015[23] 1.892.320 9 %3Dark Green Arrow Up.svg
%100 %0
Ekonomi[değiştir | kaynağı değiştir]
Şehrin ekonomik faliyetleri başta tarım olmak üzere hayvancılık, turizm ve sanayi ürünleridir.
Şanlıurfa tarım olarak verimli topraklara sahiptir. Harran Ovası’da bunların başında gelir. Tarımsal faaliyetlerde fıstık tarımı, pamuk tarımı, mercimek, buğday vb. tahıl tarımı gelişmiştir. Son beş yılda sulama kaynaklarının da gelişmesiyle mısır tarımı da önem kazanmıştır. Şehirde sera tarımı da gelişmiş Karaali sera bölgesinde kış mevsiminde biber, domates ve patlıcan tarımı yapılarak hem şehre hemde Türkiye’nin dört bir tarafına yetiştirilen ürünler gönderilmektedir.
Hayvancılık olarak daha çok küçükbaş hayvancılık yapılmaktadır. Ve koyun sütünden peynir, yoğurt, süt vs. elde edilmektedir. Özellikle Siverek peyniri meşhurdur.
İlde Sanayi son 15 yıllık dönemde Organize Sanayi bölgelerinin de gelişmesiyle çok sayıda fabrika kurulmuştur. Başta tekstil fabrikaları olmak üzere çırçır fabrikaları, ayakkabı üretim fabrikaları, deterjan fabrikaları, iplik fabrikaları, cam fabrikası[24], plastik fabrikası, Tarımsal olarak da fıstık fabrikaları, salça fabrikaları ve zeytinyağı fabrikaları bulunmaktadır.
Kültür[değiştir | kaynağı değiştir]
Mutfak[değiştir | kaynağı değiştir]
Urfa kebap
Patlıcanlı kebap
Domatesli kebap
Kazan kebabı
Boranı
Tırşik
Zingil
Tırnaklı ekmek
Peynirli Ekmek
Hamurlu
Külünçe
Bişe
Lahmacun (Kıymalı)
Ağzı açık
Ağzı yumuk
Şıllık (tatlı)
Kadayıf (Künefe)
Semsek (Bir çiğbörek türevi)
Aya köftesi (el ayasında yapılır)
Lebeni (Çorba)
Tepsi kebabı
Yahudi köftesi
Lıklıkı köfte
Bostana (Ekşili Salata)
Açık ekmek (Lavaş)
Çiğ köfte
Yumurtalı Köfte
Hırtleşor (koruk suyuyla yapılan cacık)
Döğmeç
Su Kabağı
Söğülme (Alinazik)
Kıyma (Çiğköfte benzeri bulgurlu etsiz yemek)
Zerde Pilavı
Kalbur Tatlısı
Küncülü Akıt
Peynirli Helva
Kuymak
Palıza
Sac Katmeri
Pekmez Bulamacı
Un Bulamacı
Tatlı Döğmeç
Patlıcan Ezmesi
Patatesli Köfte
Meyan Şerbeti
Koruk Şurubu
Biyan Balı
Karlamaç
Turizm[değiştir | kaynağı değiştir]
Balıklıgöl
Balıklıgöl, (Aynzeliha ve Halil-Ür Rahman Gölleri) Şanlıurfa şehir merkezinin güneybatısında yer alan ve İbrahim Peygamberin ateşe atıldığında düştüğü yer olarak bilinen bu iki göl, kutsal balıkları ve çevrelerindeki tarihi eserler ile Şanlıurfa’nın en çok ziyaretçi çeken yerlerindendir.
Eski Şehir
Kent merkezi Ortadoğu tarzında son derece canlı bir Kapalıçarşı etrafında gelişmiştir. Geleneksel mimari doku kısmen yozlaşmış olmakla birlikte, sokak aralarında birçok yerde çarpıcı güzelliğe sahip eski yapılara rastlanır. En güzel eski evlerden biri Şurkav (Şanlı Urfa Kültür ve Araştırma Vakfı) tarafından restore edilen Şurkav Kültür Evi’dir.
Göbeklitepe
Şanlıurfa’ya 20 km’lik bir mesafede, Örencik Köyü yakınlarında tarihi MÖ. 11 bin yıllarına uzanan, tapınma amaçlı törensel alanlara ait mimari kalıntılar, dikili taşlar ve üzerinde kabartmalı yabani hayvan ve bitki figürlerinin bulunduğu Göbeklitepe Höyüğünde Cilalı Taş Devri’nden kalma bir mabet vardır.[25] Arkeologlar tarafından Dünyanın en eski mabedi olarak tanımlanmaktadır.[26] Birleşik Krallık’ın Stonehenge dikili taşlarından 6 bin yıl daha önce inşa edilmiştir.[27] İnsan tarihinde din ve medeniyet teorilerini yeniden düzenleyerek, önce din ve mabed sonra medeniyetin ortaya çıktığına işaret etmektedir.[28] Ayrıca Göbeklitepe ve diğer bölgelerden çıkarılan tarihi eser ve buluntular 2015 yılında açılan Şanlıurfa Müzesi’nde sergilenmeye başlanmıştır.
Harran
MÖ. 2000 yılında Ur şehrinin bir ticari kolu olarak kurulduğuna inanılan Harran’ın Sümerce veya Akatça kervan veya geçit yeri anlamına gelen “Harran-U” kelimesinden türediği düşünülmektedir. Moğol İstilasında yıkılan tarihi Harran Üniversitesinin harabeleri ile tarihi Harran evleri görülebilir.
Selahaddin Eyyubi Camii
Şanlıurfa’da Vali Fuat Bey Caddesi’nde (Yeniyol) bulunan Selahattin Eyyubi Camisi’nin bulunduğu yerde Piskopos Nona tarafından 457 yılında yaptırılan Aziz Yuhannes (Vaftizci Yahya) Kilisesi bulunuyordu. Bu yapı aynı zamanda Adalet Sarayı olarak da kullanılmıştır. Selahattin Eyyubi döneminde bu kilisenin üzerine 900–1250 yılları arasında Selahattin Eyyubi Camisi yapılmıştır. Kilise kesme taştan dikdörtgen planlı ve üç nefli ve bazilika plan düzeninde yapılmıştır. Kilisenin üzeri içten beşik tonoz, dıştan da düz dam ile örtülüdür. Neflerin orta bölümü yan neflerden daha geniş ve daha yüksektir. Girişi batı yönünde olup, burada yedi bölümlü bir narteks bulunmaktadır. Camiye çevrildikten sonra narteks son cemaat yeri olarak kullanılmaktadır. Bu bölüm altı yuvarlak sütuna dayanmaktadır. İbadet mekânı oldukça geniş ölçüde pencerelerle aydınlatılmıştır. Bu pencerelerin kenarlarında yarım sütunlar ve birbirlerine dolanmış ejder kabartmaları bulunmaktadır. Ayrıca yarım sütunların başlıkları üzerindeki haç taşıyan azizler ve kuş figürleri de yapının camiye çevrilmesinden sonra sıva ile kapatılmıştır. Bunun dışında yapı içerisinde herhangi bir bezemeye rastlanmamaktadır.
Kilisenin apsisi yarım kubbelidir. Bunlardan orta apsis yan apsislere beşik tonozlu koridorlarla bağlanmıştır. Apsisler Suriye bazilikalarında görüldüğü gibi dışarıya çıkıntılı olmayıp, düz bir duvar şeklindedir. Yan apsislere bitişik olarak beşik tonozlu pastoforium (papaz hücreleri) eklenmiştir.
Bu kilise ile ilgili eski fotoğraflarda yanında mezarlık bulunduğu ve kilisenin de düz bir çatı ile örtülü olduğu anlaşılmaktadır. Yapı uzun yıllar harap durumda kalmış, bir ara elektrik santrali olarak kullanılmış ve 28 Mayıs 1993’te onarılarak Selahattin Eyyubi Camisi olarak ibadete açılmıştır.
Ulucami
Urfa merkezindeki camilerin en eskilerindendir. Eski bir sinagog iken M.S. 435-436’da ölen Piskopos Rabula tarafından St. Stephon Kilisesi’ne dönüştürülmüştür. Kırmızı renkteki mermer sütunların çok olması nedeni ile “Kızıl Kilise” olarak da adlandırılan yapının yerine, 1170-1175 yıllarında Nurettin Zengi tarafından inşa edilmiştir.
Anadolu’daki çok ayaklı camiler grubunda olup, payeler üzerinde kıble duvarına paralel üç sıra çapraz tonozlarla örtülü, yatık dikdörtgen planlıdır. On dört sivri kemerli avluya açılan ve payeler üzerine duran çapraz tonozlarla örtülü son cemaat yeri, Anadolu’da ilk kez Şanlıurfa Ulu Cami’nde kullanılmıştır. Yapının sekizgen çan kulesi bugün minare olarak kullanılmaktadır.
İbrahim’in Doğduğu Mağara ve Mevlid-İ Halil Camii İbrahim, Mevlid-i Halil Cami avlusunun güneyinde bulunan mağarada doğmuştur. Rivayete göre devrin hükümdarı Nemrut, bir rüya görür. Sabah rüyasında gördüklerini müneccimlerine anlatır. Müneccimlerin “Bu yıl doğacak bir çocuk senin saltanatına son verecektir” demesi üzerine Nemrut, halkına emir salarak o yıl doğacak bütün erkek çocukların öldürülmesini ister.
Sarayın putçusu Azer’in hanımı bu mağarada gizlice İbrahim’i dünyaya getirir. İbrahim 7 yaşına kadar bu mağarada yaşamıştır. İbrahim’in doğduğu mağaranın içerisinde bulunan suyun, şifalı olduğuna ve bir çok hastalığı iyileştirdiğine inanılır.
Eyyüp Peygamber’in Makamı
Eyyüp peygamberin, M.Ö. 2100 yılında Suriye’de Şam ile Ramla arasında üst diyarı denilen ülkenin Desniye köyünde dünyaya geldiği rivayet edilmektedir. Cüzzam hastalığına tutulan Eyyüp Peygamber, Rahime adlı karısı ile mağarada çile çekmeye devam ederek Allah’a ibadetten vazgeçmez. Bütün ıstıraplarına rağmen Allah’a asi olmaz. Sonunda, Eyyüp Peygamber imtihanı kazanır, Allah tarafından belirtilen şifalı su ile yıkanarak iyileşir, hanımı ile kendisine mal ve evlat ihsan edilerek daha sonra uzun müddet yaşar. Şanlıurfa merkezinde bulunan Eyyüp peygamberin çile çektiği mağara, Eyyüp Peygamber Makamı olarak ziyaret edilmektedir.
Şuayb Şehri
Harran’a 45 km mesafede, bir ören yeri olup mevcut kalıntılar Roma Devrine aittir. Yüzlerce kaya mezarı üzerine kesme taşlardan yapılar inşa edilmiştir. Bu yapıların bazı duvar ve temel kalıntıları günümüze kadar gelebilmiştir. Şuayb şehri harabeleri arasında bir mağara, Şuayb Peygamberin makamı olarak bilinmektedir.
Halfeti (Saklı Cennet)
MÖ 855 yılında Asur kralı III. Salmanassar tarafından zapt edildiği zaman Şitamrat adını taşıyordu. Yunanlar bunu değiştirerek Urima adını vermişlerdir. Süryaniler ise Kal’a Rhomeyta ve Hesna the Romaye adlarını kullanmışlardır. Şehir Arapların eline geçtikten sonra Kal’at-ül Rum adı takılmıştır. 2. yüzyılda Bizanslıların eline geçince bu kez Romaion Koyla adını almıştır.
1280 yılında Beysari komutasındaki Memluk ordusu tarafından kuşatılmış, sonuç alınamayınca şehirdeki Hıristiyan mahalleleri beş gün süreyle yağmalandı. 1290 yılında bu kez Memluk Sultanı Eşref tarafından feth edildi. Ve son kez Memlükler tarafından tamir edilen şehre Kal’at-ül Müslimin adı verildi. Yavuz Sultan Selim zamanında Osmanlılara geçen şehir, zamanımızda da kullanılan Urumgala ve Rumkale adlarını alarak 1954 yılında ilçe haline getirilmiştir.
İnbaşı Mağaraları
Bozova ilçesi Yeniköy Mezrası civarında bulunan bu mağaralar Roma döneminden kalmıştır. Yapılan çeşitli kazılarda Roma dönemine ait madeni paralara rastlanmıştır. ve aynı zamanda İNBAŞI ve KAHXNIK ) mağaralarıda çok eski bir tarihe dayanır.
Spor[değiştir | kaynağı değiştir] Şehrin en önemli kulübü Şanlıurfaspor’dur ve PTT 1. Lig’de maçlarını 30.000 kişilik Şanlıurfa GAP Stadyumu’nda oynamaktadır.
Yönetim[değiştir | kaynağı değiştir]
Ana madde: Şanlıurfa’nın ilçeleri
İlin 13 ilçesi vardır.
Altyapı[değiştir | kaynağı değiştir] Ulaşım[değiştir | kaynağı değiştir] Kentte şehiriçi ulaşım otobüslerle sağlanmaktadır. İlde sadece bir havalimanı vardır.
- Published in ÇATI YAPIMI HAKKINDA